DANANIN KUYRUĞU KOPTU
17/05/2018
Gecenin geç vaktinde mahalleyi gürültüyle
uyandıran ve tehditler savuran mafya bozuntusu, uykusu kaçanların en başında
gelir.
Huzursuzlar huzuru bozarlar.
Dünyanın başına bela olanların vatandaşları
korkudan ülke dışına çıkamaz oldular.
Hatta yetkililer, dünya devletlerinin
yarısından fazlasının adlarını vererek Bu ülkelere gitmeyin diye
vatandaşlarını uyardılar.
Korkuturken korkmak diye buna denir.
Yalnız dış devletlere düşman değil, kendi
halkına da düşmanlık yapıyor.
Her gün ellinin üzerinde insan öldürülüyormuş.
Anadolu Ajansının 2008 de yayınladığı habere
göre 2008'de 16 bin 272 kişinin öldürüldüğünü, bu
rakamın ise günde 45 kişiye denk geldiğini kaydetti.
FBI istatistiklerine göre 2008'de 834 binden fazla kişi
yaralandı ya da dövüldü, 441 bin 885 kişi soyuldu
ve 89 bin kadın tecavüze uğradı.
Hatta
terör devleti olan İsrailin 70 yılda ulaştığı rakamı Amerika her sene geride
bırakıyor.
Meksika ve Güney Amerikada neredeyse her evde ya
öldürdüğü veya sakat bıraktığı bir insan var.
İlave olarak terör devleti İsrailin başarılı
bir terör devleti olması için silah, para ve siyaset desteği veriyor.
Bu zulümler, zamanla kendini dövene aşık ediyor
ki hala Keşke Amerika gibi olabilseydik diyenlerimiz var.
Firavunun zalim saltanatı, Hamanın inkarcı
eğitimi, Karunun sömürgen maliyesi, İsrail oğullarından bazılarının gözünü
önce korkutmuş sonra onlara özenme başlatmış, mazlum ve mağdurlar da Keşke bizde öyle olsaydık dediklerini
şöyle haber verir Rabbimiz:
فَخَرَجَ عَلَى قَوْمِهِ فِي زِينَتِهِ قَالَ
الَّذِينَ يُرِيدُونَ الْحَيَاةَ الدُّنْيَا يَا لَيْتَ لَنَا مِثْلَ مَا أُوتِيَ
قَارُونُ إِنَّهُ لَذُو حَظٍّ عَظِيمٍ
(Karun, bir gün) kavminin karşısına
ziyneti içinde çıktı. Dünya hayatını isteyenler "Keşke Karuna
verilenlerin benzeri bizim de (olsaydı). Şüphesiz o büyük pay sahibidir."
dediler.
وَقَالَ الَّذِينَ أُوتُوا الْعِلْمَ وَيْلَكُمْ
ثَوَابُ اللَّهِ خَيْرٌ لِمَنْ آَمَنَ وَعَمِلَ صَالِحًا وَلَا يُلَقَّاهَا إِلَّا
الصَّابِرُونَ
Kendilerine ilim verilenler "Yazıklar
olsun size, iman edip salih amel işleyene Allah'ın sevabı daha hayırlıdır. Ona
da ancak sabredenler kavuşturulur." dediler.
فَخَسَفْنَا بِهِ وَبِدَارِهِ الْأَرْضَ فَمَا
كَانَ لَهُ مِنْ فِئَةٍ يَنْصُرُونَهُ مِنْ دُونِ اللَّهِ وَمَا كَانَ مِنَ
الْمُنْتَصِرِينَ
Karun'u ve yurdunu yerin dibine
batırıverdik. Allah'tan başka ona yardım edecek hiçbir topluluk olmadı. Kendini
kurtarabileceklerden de değildi.
وَأَصْبَحَ الَّذِينَ تَمَنَّوْا مَكَانَهُ
بِالْأَمْسِ يَقُولُونَ وَيْكَأَنَّ اللَّهَ يَبْسُطُ الرِّزْقَ لِمَنْ يَشَاءُ
مِنْ عِبَادِهِ وَيَقْدِرُ لَوْلَا أَنْ مَنَّ اللَّهُ عَلَيْنَا لَخَسَفَ بِنَا
وَيْكَأَنَّهُ لَا يُفْلِحُ الْكَافِرُونَ
Dün onun yerinde olmayı isteyenler; "vay
be! demek Allah dilediğine rızkı bol veriyor, dilediğine dar veriyor. Eğer Allah, bize Lûtfetmemiş olsaydı bizi de
yerin dibine geçirirdi. Vay be! demek ki kâfirler felah bulmazlar."
dediler.
تِلْكَ الدَّارُ الْآَخِرَةُ نَجْعَلُهَا
لِلَّذِينَ لَا يُرِيدُونَ عُلُوًّا فِي الْأَرْضِ وَلَا فَسَادًا وَالْعَاقِبَةُ
لِلْمُتَّقِينَ
İşte bu âhiret yurdunu biz, yeryüzünde
kibirlenmeyi ve bozgunculuğu istemeyenlere veririz. Sonuç mûttakilerindir.
(Kasas süresi ayet 28/79-83)
Ama mahşer yerinde azaplarını gördüklerinde o
özendikleriyle beraber cehenneme gittiklerinde:
يَا وَيْلَتَا لَيْتَنِي لَمْ أَتَّخِذْ فُلَانًا
خَلِيلًا
"Yazık bana keşke filanı dost edinmeseydim"
(Furkan süresi ayet 25/28) diyeceklerini haber verir.
Biz, mahşere varmadan uyandık. Yetmiş yıldır ona benzemek için
yüzümüze tükürdüğünde yağmur kabul ettik, e
Emir verdiğinde Beni seçti diyerek hava
attık,
Başımıza çuval geçirdiğinde gözümüz açıldı,
Gemimize kurşun sıktığında kendimize geldik,
Yakaladığımız teröristlerin elindeki silah,
cebindeki paranın ona ait olduğunu gördük,
Kudüse ayak bastığı ve elçiliğini açtığı gün yetmişin
üzerinde Müslümanı kurban kestirdiğini ve üç bine yakın yaralının da bu açılışı
dünya unutmasınlar diye damgalandığını gördük ve sağ-sol bütün halkımız ilk defa
birlikte hareket ediverdi.
Şehir eşkıyası, hakime rüşvet vererek her türlü
suçunun üstünü kapatırmış.
Hatırlı ve zengin birini de suçlayarak hakime
başvurmuş ve bir danayı rüşvet olarak vermiş.
Zengin adam, durumu öğrenince eşkıyanın
danasından daha güçlü bir danayı hakime teslim etmiş.
Hakim iki danayı yanyana görünce Ben rüşvet
almam, bu iki dananın kuyruklarını birbirine bağlayalım ters yönde kaçmalarını
sağlayalım ve kimin danasının kuyruğu koparsa o kaybeder demiş ve zengin
davayı kazanmış.
Bu son Filistin olayıyla İsrail danasının
kuyruğu koptu, Amerikanın foyasını dünya gördü.
Daha iflah olmaz.