EN BÜYÜK SOSYAL ÖRGÜT HANGİSİDİR?
30/03/2022
Mahmut Toptaş
Toplumun yararı için bir araya gelen ve hep hayırlı işler yapan Sivil Toplum Kuruluşları veya Devlet Kuruluşları içinde en büyük olanı hangisidir?
Filan parti mi, filan dernek mi, filan cemiyet mi, filan sendika mı, filan meslek kuruluşu mu
.
Düşünün bakalım..
Genelde herkes kendisinin bağlı olduğu kurumu en fazla veya en faydalı görme meylindedir ki, oradadır.
Parti, dernek, vakıf, sendika gibi kuruluşlar, belirli gün ve saatte bir araya gelirler o kadar.
Bu bir araya gelenlerin her biri bir havadadır.
Birbirlerinin açıklarını bilmektedirler.
Bir fırsatını bulduğunda onu indirip kendini bindirme gayreti güderler.
Kötü niyetle değil!
Toplum için çalışırlar ama kendisinden daha iyi çalışan olmadığından kendisinin orada olması gerektiğine inanırlar.
Haftalık toplantılarında yönetim olarak bir araya gelirler.
Her hafta en büyük toplantıyı yapanı söylüyorum..
Cuma günü Cuma namazı kılmak için bir araya gelen Müslümanlar, Türkiyede en büyük toplum kuruluşudur.
Dikkat ediniz, Toplum Kuruluşudur dedim. Sivil Toplum Kuruluşudur demedim.
Sivil kelimesinde ayrılık ve aykırılık kokusu vardır.
Askerleri ve Devleti temsil edenleri dışarda bırakmayı çağrıştırır.
Cuma namazında geçmişte ara ara, dönem dönem görülürdü, Cumhurbaşkanından başlayarak toplumun her kesimini toplayan tek ibadet namaz ve tek mekan Camilerimizdir.
Zaten Cami kelimesi, her ırk, her renk, her dilden ama aynı dinde olan, insanları toplayan anlamınadır.
Erkeklerimizin yüzde seksen beşi Cuma namazı kıldığına göre bu rakama ulaşabilecek başka hiçbir kurum yoktur.
2 Nisan 2022 günü dikkat ediniz. 15 milyonluk İstanbulda saatler 19:37 de, on beş milyon insanımızın kulağı ezanda olacaktır.
Gayri Müslim vatandaşlarımız da, komşularına saygıda kusur etmeyeceklerinden, onlar da bir şekilde katılmış oluyorlar.
Hangi Sivil toplum Kuruluşu böyle bir organizeyi düzenleyebilir?
Sahur vaktinde herkese Yemeğe son verdirip akşam aynı saat ve saniyede 15 milyona aynı anda çorbaya kaşık daldırtabilir?
1400 yıllık bu ahkamın, neresini güncelleyebilecekler?
Ölmüş bir profesörün dediği gibi, Aralık ayına mı sabitlemeyi mi düşünüyorlar?
Cuma namazında imam efendi, farz namazı kıldırırken Dik duuuur emri vermez.
Rukuya giderken Eeeeğil emri de vermez.
Benlik putu gibi duran başları, Yaratan huzurunda toprağa değdirme ibadeti olan Secdeye kapanırken Yaaat emri de vermez.
Evrenin en değerli varlığı olan insana bir diğerinin emir vermesi doğru olmaz.
İmam, Allahü Ekber/En büyük Allahtır diyerek birlik ve beraberliği sağlar.
Diğer Sivil Toplum Kuruluşlarında herkesin en büyüğü vardır.
En büyük filan
Yok en büyük filan,
Hayır en büyük filan
Bu slogan Avrupa Birliğinde, Birleşmiş Milletlerde de böyledir.
En büyük filan devlet..
Hayır en büyük o değil
.
Ad, Semud, Firavun, Nemrud, Roma, Abbasi, Selçuklu, Osmanlı, nerede
Her şey fani, Allah Baki
Müslümanlar, dünyada yaşayan milyarlarca insanı, insana davet etmenin şirk olduğuna inanırlar, yalnız ve yalnız Allaha davet ederler ve günde kırk defa İyyake Nabüdü diyerek ilan da ederler.
Biz, sevgili peygamberimizin Ümmeti olmayı, dünyada en sevinilecek şey kabul ederiz ama hiç bir zaman Peygamberin kuluyuz demeyiz.
Allah celle celalühün kuluyuz, Onun elçisi Muhammed aleyhisselamın ümmetiyiz.
Her insanın bu özgürlüğe kavuşması için çalışırken, günde beş vakitte müezzinlerimiz, bir vakit Ezanında altı defa Allahü Ekber/En büyük Allahtır demeye devam ederken,
Müslüman olmak için dilekçeye, formaliteye gerek olmadığını Şehadet Kelimesini gönülden inanarak dilinden söyleyivermesini kolaylaştırmak için beş vakitte on defa Kelime-i Şehadeti tekrarlar.
Mehmet Akif Ersoyun, İstiklal Marşında ifade ettiği gibi,
Bu ezanlar ki, şehâdetleri dînin temeli
Ebedî, yurdumun üstünde benim inlemeli. Dinimizin temelidir.
Gayri Müslim vatandaşlarımız,
Siz de, bu ramazan ayı bereketiyle, Ezanda tekrar edilen, Şehadet kelimesini, iman ederek, dilinizle de tekrarlayıverin ve rahmet deryasına dalıverin.
