ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    MEALCİLER SÜNNETİ KABUL EDERLER


     MEALCİLER SÜNNETİ KABUL EDERLER

    04/02/2019/Pzrts/Milligazete

    Sevgili peygamberimizin Hadislerini kabul etmeyen kimse yoktur.

    Sünneti seniyyeyi reddeden de yoktur.

    “Biz, kabul etmiyoruz” diyen kardeşlerimiz de söyledikleri ve yaptıkları şeyin ne anlama geleceğinin farkına varamayan kardeşlerimizdir.

    Kur’an-i Kerimi ellerinden hiç düşürmedikleri için tebrik ve takdir etmemiz gereken bu kardeşlerimiz, Kur’an- Kerimi gönül, dil ve ellerinde taşırken farkına varmadan yüzlerce Hadisi şerifi, Sahabe rivayetlerini de taşıdıklarının farkında değiller.

    Elli yıldır, otuz yıldır, on yıldır tanıdığım çok değerli arkadaşlarımı ikna edemedim ama iyi niyetlerle okudukları Kur’an-i Kerim, onları Sünnete ikna etti ve yanlışlarından döndüler.

    Dönmeyenlerden biri, ikna olmamaya karar vermiş ve boş boş direnirken, çantasında taşıdığı Kur’an Mealini istedim.

    Meali elime alınca sağdan kapağını açtım ve ilk süre Fatiha süresi. İkinci süre Bakara süresi. En son sayfayı açtım Nas süresiyle bitiyor.

    Arkadaşa sordum, “Kur’an böylece toplu halde mi indi? Dedim “Hayır, ‘Biz onu parç parça indirdik” diyor Allah” diye cevap verdi.

    Doğru söyledin,

    وَقُرْآَنًا فَرَقْنَاهُ لِتَقْرَأَهُ عَلَى النَّاسِ عَلَى مُكْثٍ وَنَزَّلْنَاهُ تَنْزِيلًا

    “İnsanlara dura dura okuyasın diye biz Kur’ân-ı (âyet, âyet) ayır­dık ve onu parça parça indir­dik.” Diyor Rabbimiz. (İsra süresi ayet 17/106)

    Bu ayette ve daha başka ayetlerde de parça parça indiği haber verilir. Yani 23 yılda indi.

    Peki, yeni inen bir ayetin nereye yazılacağını kim belirliyordu?

    Hık mık.

    Sevgili peygamberimiz, inen her ayeti, hemen arkadaşlarına tebliğ ediyordu ve Vahiy katiplerine de filan sürenin filan ayetinin hemen ardına yazınız diyordu.

    Elimizde taşıdığımız, kalbimizle, yürekten, gönül rızasıyla iman ve itaat ettiğimiz bu Kur’an-i Kerimin ayet ve süre sıralamasını da sevgili peygamberimiz yapmıştır.

    Onun vahiy katiplerine söylediklerini bize nakleden de sevgili peygamberimizin eğitiminden geçen arkadaşlarıdır.

    Ayetlerin ve sürelerin tertibini sevgili peygamberimizin yaptığını nerden biliyoruz?

    Ashabın “Ben Allah rasülünün arkasında namaz kılarken, bir rekatta şu, şu, şu süreleri okudu” gibisinden bir çok rivayeti vardır.  Bunlardan anlıyoruz ki, sürelerin tertibi de ayetlerin tertibi de sevgili peygamberimize aittir.

    Her sene Ramazan ayında inen süreleri Cebrail aleyhisselama okuyan sevgili peygamberimiz, son senesinde iki defa okuyarak tertib ve tanzime son şekli vermiş ve Cebrail aleyhisselamın onayından da geçmiştir.

    Hazreti Osman, Hazreti Ebubekir’in (Allah ikisinden de razı olsun) toplattığı Mushafı çoğaltıp eyaletlere gönderirken Hazreti Abdullah bin Zübeyr, Hazreti Osman (Allah ikisinden de razı olsun) a giderek “Bakara süresinin 240 ıncı ayetini okur ve “Bu ayet, daha sonra gelen ayetle nesh edildi/yürürlükten kaldırıldı. Neden bu ayeti Mushafa aldın?” dediğinden Hazreti Osman:

    لا أُغَيِّرُ شَيْئًا مِنْهُ مِنْ مَكَانِهِ

    “Kur’an’dan hiçbir şeyi yerinden değiştiremem” (Buhari, Sahih, K. Tefasir, bab 43) diye cevap vermiş ve böylece Müsteşrik/Oryantalistlerin zayıf senetlere dayanarak Hazreti Osman’a attıkları iftiraların aslı ve esasının olmadığını ortaya koymuştur.