ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    YÜZ YILIN HAYIRLI HAREKETİ


     YÜZ YILIN HAYIRLI HAREKETİ

    17/08/2020

    Mahmut Toptaş

    Hasta Osmanlının öldürülmesi ve ardından miras taksimini haramilerin yapması neticesinde, elliye yakın devlet oluşturdular.

    Devletlerin başına atadıklarına da haramilerin çıkarlarını koruma görevi verdiler.

    Bir şeyi unutmuşlar, bu da İslam dinine iman etmiş bir insanın, kafire yar olmayacağıdır.

    Makam için, şöhret için, servet için bir yanlışın içine düşüp haramilere hizmet etse bile, bu arada İslam’ın unutulmasını engelleyen tarikat ehlinin tesbih çekmesine, dağlara çıkıp tetik çekenlerin gizlenmesine yardım ederek, yanlışlarını telafi edecek tevbeler içinde olmuşlardır.

    Halkın tamamı adına ister “sağ” desinler, isterse “sol” desinler, her iki taraf da İslam’da birleşmeyi bilmişlerdir.

    Şu anda elli kadar ülkede, İslami çalışmalar yapanların bir çoğu haramilerin baskısı, hapishanesi, sürgünü, aşağılanması, işkencesi…eğitiminden geçenlerdirler.

    Korkuyu korkutmuşlar.

    Haramilerin bütün taktiklerini öğrenmişler.

    Mahrumiyet günlerinde sevdiği, iman ettiği dini öğrenmişler ve neyi nasıl yapacağının şuurundadırlar.

    İsrail’in yanında yer alan ülkelerin yöneticileri de, işgalci Siyonistlerin yöneticileri de bilirler ki, o ülkelerde Siyonistleri seven bir tek Müslüman yoktur.

    Hatta işgalcilere destek imzası atanlar bile el altından Müslümanlara da yardım etmek durumundadırlar.

    Elli kadar ülkede İslami şuura sahip Müslümanlar, bu günlerde hem halk tarafından destek buluyorlar, hem haramilere de hoş görünen  makam sahibi yöneticilerden de gizli destek buluyorlar.

    Avrupa Birliğinde Siyonistlerin Birleşik Arap Emirlikleriyle anlaşma yapmalarından memnun olduklarını söylemişler ama içlerinden memnun olmazlar.

    Avusturya’da 2008 de, yüzde 27 oyla hükümete ortak olan Jörg Haider, “Kendilerinin hepsinin Hitler ruhu taşıdığını” söyleyince Avrupa Birliği telaşa kapıldı ve derhal hükümetten ayrılmaya zorladılar ve aynı yıl 2008 de trafik kazasında öldü.

    Alman işçisi Türk işçisine “Sizinle bizim aramızda benzerlik var, “Biz, Siyonistleri sevmediğimizi söyleyemeyiz” demiş.

    Şu anda Avrupa birliği parlamentosunda 600 milletvekili, İsrail’i destekleyenler ve desteklemeyenler diye oy kullansınlar, kesinlikle destek verilmesin diyenler kazanırlar. Ama böyle bir oylamayı teklif edercek birileri ve bu teklifin onaylanmasını sağlayacak birne ihtiyaçları var.

    Ben, Fransa’da bir tek Fransız’ın İsrail’i sevdiğini duymadım, sevmediğini duydum.

    “Ama Siyonistleri sevmeyenler, aynı zamanda Müslümanları da sevmezler” denirse, “Doğrudur” derim.

    Biz, onların ayrılığını değil, kendi birliğimizi konuşalım.

    Ayrı ayrı hizmete devam eden Müslüman gurupların yaptıkları, dünya Müslümanlarının kazanım demektir.

    Müslüman guruplar hakkında haramilerin yaptığı ve yaydığı haberlerle, Müslümanlara düşman olmayalım.

    Kimse, hiçbir Müslüman bu günlerde bir başka Müslüman gurubun taktiğini kullanma zorunda değildir.

    Halkı Müslüman olan elli ülkede, herkes kendi şartlarına göre hareket ederler.

    Şartlarını bilmediğimiz Müslümanların tavırlarını, bulunduğunuz yerden değerlendirmeyelim.

    1970 li yıllarda Moro mücahitleri konusunda ülkemizde bazı kardeşlerimiz destek verirken, bazıları, “Öyle yapılmaz” dediler ama Moro’lular haklı çıktılar ve yarı yarıya başarılı oldular.

    Filipinler içinde özerk oldular ve İslam’a göre yönetime geçtiler de, dağdan indiler şimdilerde İslam Hukuku dersleri alıyorlar.

    Amerika’daki Müslümanların şartlarıyla Suudi Arabistan’daki Müslümanların şartları ayrı ama birlikte olan, dünyanın her tarafındakiler, İslam’a göre yaşamak istiyorlar ve ona doğru gidiyorlar.

    Onun için bu yüz yılın en hayırlı hareketini Müslümanlar yapıyorlar.

    Çünkü Müslümanlar, hiçbir yerde hiçbir ülkenin toprağında,, servetinde, kaynaklarında gözü yoktur.

    Ülkelerin servetlerini soyan haramilere “dur” diyen, İslam dinine  giden yolu kesen haramilere direnenlere,  zulüm, işkenceye ve katliam yapan fitne merkezlerini dağıtmakla görevlidirler ve bu hareket her yerde başlamış durumdadır.