ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    “DÜNYAYI ATEŞE VERMEK İ


    “Yeryüzüne barış getirmeye geldiğimi sanmayın. Barış değil, kılıç getirmeye geldim.”

    Bu cümle kime ait olabilir?

    İyi düşünün, belki sözün sahibini bulabilirsiniz.

    Bir ipucu vereyim: bu sözün bir başka naklediliş şekli de var o da,

    “Ben yeryüzünü ateşe vermeye geldim” şeklidir.

    Sizce hangisi daha hafiftir.

    İnsanların kılıçla doğranması mı, yoksa ateşte yakılması mı?

    Bu sözü Bush söylemiş desem, “Adam dünyayı kimyasal bombalarla kirletiyor, insanları güdümlü mermilerle öldürüyor, kılıçla, ateşle neden oyalansın” diyebilirsiniz.

    Bu söz, tahrif edilmiş İncil’de hazreti İsa tarafından söylenmiştir diye nakledilerek hazreti isa’ya iftira ediliyor.

    İlk zamanlarda kim uydurduysa o iftira hala dünyanın her tarafındaki kiliseler tarafından yayılmaya devam ediyor.

    “Yeryüzüne barış getirmeye geldiğimi sanmayın. Barış değil, kılıç getirmeye geldim.” Sözü Matta İncilinin 10/34 de yazılı iken Luka 12/49 da “Ben yeryüzünü ateşe vermeye geldim” şeklindedir.

    Matta ve Luka’da olan bu sözler Markos ile Yuhanna İncilinde yok.

    Matta’da “kılıç getirmeye geldiğini” söyletirlerken Luka’da “Ateşe vermeye geldiğini” uyduruyorlar.

    Halbuki rabbimiz Kur’an-i keriminde İsa aleyhisselamı bize tanıtırken kendine isyan edenelrin bile afvını istediğini haber verir:

    “Allah: "Ey Meryem oğlu İsa, insanlara "Anamı ve beni Al¬lah’tan başka iki ilâh edinin diye sen mi söyledin?" dedi¬ğinde, O, "Seni tesbih ede¬rim, hakkım olmayan şeyi söylemek bana yakış¬maz. Eğer onu söy¬lemiş¬sem sen mutlaka bilirsin. Sen benim nef¬simde olanı bilir¬sin, Ben ise Sende olanı bilmem. Gizli olanları bi¬len ancak sensin Sen" dedi.

    Ben onlara ancak: "Benim Rabbim ve sizin Rabbiniz olan Al¬lah'a kulluk yapın" diye Bana em-rettiğini söyledim. Onların ara¬sında kaldıkça ben onlara şahit oldum. Sen beni vefat ettirince, onlar üzerinde gözetici Sen ol¬dun. Sen her şeye şahitsin.

    Eğer Sen onlara azap edersen, şüphesiz onlar, Senin kul¬ların. Eğer onları afvedersen, şüp¬hesiz Sen aziz'sin, hakim'sin” (Maide süresi ayet 116, 117, 118)

    21/11/2011 tarihli “KALEMİN UCUYLA MI KILICIN GÜCÜYLE Mİ?” başlıklı yazımda “kılıç” kelimesinin Kur’anda bir defa olsun geçmediğini ama muharref İncil’de yirmi defa geçtiğini yazmıştım.

    Bazı dostlarım muharref İncil’deki numaralarını vermemi istediler.

    Buyurun numaracıların numaralarına bakınız: Matta 10/ 34-36 Matta 27/47-56, Markos 14/43-50, Luka 2/34-35, 21/23-24, Luka 22/35-38, Luka 22/47-53, Yuhanna 18/10-11 49-54

    Bu sözlerin hazreti İsa aleyhisselama ait olduğuna inanmayınız.

    Günümüzde yalnız Irak’ta bir buçuk milyon Müslüman öldüren, Afganistan’da, Filistin’de, Vietnam’da, Meksika’da, Güneyamerika’da… elli yılda elli milyonun üzerinde insan öldüren Cumhurbaşkanları ile onların günahlarını afveden papa ve papazların tarihteki ataları tarafından uydurulmuş sözlerdir bunlar.