ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    “ESKİ DOST DÜŞMAN OLMAZ”


    “ESKİ DOST DÜŞMAN OLMAZ”

    21/12/2017

    Tarihi tecrübe ile sabittir. Sosyal hayatta deneyi yapılmıştır.

    Fert olarak, kabile olarak, devletler olarak eski dostların düşman olmadığı tarihe geçmiş, atasözü haline gelmiştir.

    Atasözleri halkın hikmetinin, firasetinin, basiretinin kalıba dökülmüş halidir.

    Ulusal olanları olduğu gibi uluslararası değere sahip atasözlerimiz de vardır.

    Eski dostların her gün ve senesi yağlı ballı geçmez.

    Yağlı ballı yemeklerin acılı, tuzlu, turşulu olanları olduğu gibi dostlukların da lifleri arasında acılar, sıkıntılar, ayrılıklar, gayrılıklar vardır.

    Belki uzun soluklu dostluklar o liflerin de olmasından olabilir.

    Onun için Rabbimiz, aralarında savaş olan iki Müslüman gurubun her ikisi için de hem kardeş olduklarını hem de Mümin olduklarını haber verir:

    وَإِنْ طَائِفَتَانِ مِنَ الْمُؤْمِنِينَ اقْتَتَلُوا فَأَصْلِحُوا بَيْنَهُمَا فَإِنْ بَغَتْ إِحْدَاهُمَا عَلَى الْأُخْرَى فَقَاتِلُوا الَّتِي تَبْغِي حَتَّى تَفِيءَ إِلَى أَمْرِ اللَّهِ فَإِنْ فَاءَتْ فَأَصْلِحُوا بَيْنَهُمَا بِالْعَدْلِ وَأَقْسِطُوا إِنَّ اللَّهَ يُحِبُّ الْمُقْسِطِينَ

    “Eğer mü'minlerden iki taife bir biriyle harp ederlerse, aralarını düzeltin. Eğer onlardan biri diğerine saldırırsa, saldırgan, Allah’ın emrine dönünceye kadar saldırgana karşı harp edin. Eğer Allah¬'ın emrine dönerse, aralarını adaletle düzeltin. Adil olun. Allah adilleri sever.

    إِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ إِخْوَةٌ فَأَصْلِحُوا بَيْنَ أَخَوَيْكُمْ وَاتَّقُوا اللَّهَ لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ (10)

    10- Mü'minler ancak kardeştirler. O halde kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah'tan sakının ki, merhamet olunasınız.” (Hucurat süresi ayet 9-10)

    Bize düşen, taraflardan birini dost öbürünü düşman kabul etmek değildir.

    İkisi de kardeşimiz ve ikisi de dostumuzdur ve aralarını bulmak bize düşmektedir. Haklının yanında yer alıp haksızı hakka getirmektir, yok etmek değildir.

    Aralarını bulurken, izlenecek yol, bizi birbirimize düşürenlerin, kanımıza ekmek doğrayanların kuralları değil, bizi biz yapan, bizim kan ve canımızı ayakta tutan Rabbimizle onun rasülünün kurallarına uyacağız:

    وَأَصْلِحُوا ذَاتَ بَيْنِكُمْ وَأَطِيعُوا اللَّهَ وَرَسُولَهُ إِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِنِينَ

    Eğer siz, mü'min iseniz, Allah’tan sakının, aranızı düzeltin. Allah'a ve Rasülüne itaat edin.” (Enfal süresi ayet 8/1)

    Ve biz bu arabuluculukları yerine getirirken gelecek Dolarları Euroları, altınları değil Rabbin rızasını gözeteceğiz.

    Rabbimiz buyurur:

    لَا خَيْرَ فِي كَثِيرٍ مِنْ نَجْوَاهُمْ إِلَّا مَنْ أَمَرَ بِصَدَقَةٍ أَوْ مَعْرُوفٍ أَوْ إِصْلَاحٍ بَيْنَ النَّاسِ وَمَنْ يَفْعَلْ ذَلِكَ ابْتِغَاءَ مَرْضَاةِ اللَّهِ فَسَوْفَ نُؤْتِيهِ أَجْرًا عَظِيمًا

    “Onların fısıldamalarının bir çoğunda hayır yoktur. Ancak sadaka vermeyi, iyilik yapmayı, insanlar arasını düzeltmeyi emreden fısıldaşma hariç. Bunları Allah'ın rızasını kazanmak için yapanlara yakında büyük mükâfat vereceğiz.” (Nisa süresi ayet 4/114)

    İşin içine dolar, Euro, altın, toprak girmezse, şeytanın araya girme kapıları kapatılmış ve dostluk bağları kuvvetlenmiş olur.

    Bunun için de Allaha ve Rasülüne uymamız istenmektedir:

    وَأَطِيعُوا اللَّهَ وَرَسُولَهُ وَلَا تَنَازَعُوا فَتَفْشَلُوا وَتَذْهَبَ رِيحُكُمْ وَاصْبِرُوا إِنَّ اللَّهَ مَعَ الصَّابِرِينَ

    “Allah'a ve Rasülüne itaat ediniz. Birbirinizle çekişmeyiniz. Yoksa korkuya kapılırsınız ve kuvvetiniz gider. Sabrediniz; şüphesiz Allah sabredenlerle beraberdir.” (Enfal süresi ayet 8/46)

    Eski Sancağımızın, vilayetimizin sakinleri iken balon usulüyle devletleştirilenler, ezeli düşmanlarımızın baskısı altında hakkımızda ne söylerlerse söylesinler, kulak verilmesin.

    Onları megafon gibi kullananların hakkından gelinsin.

    Evs ile Hazrec iki ezeli düşman, Müslüman olunca Yahudilerin ve Medine Münafıklarının pek hoşuna gitmez.

    Yahudi’nin biri onların eski düşmanlıklarını ve o düşmanlıkları esnasında söylenen marş ve kahramanlık şiirlerini onlara hatırlatır.

    Onların asabiyet damarı kabarır ve tam birbirlerine savaş açacakken durum sevgili peygamberimize bildirilir.

    Ortalığı sakinleştirdikten sonra bizi kıyamete kadar yönlendirecek ayetleri dinleyelim:

    وَأَلَّفَ بَيْنَ قُلُوبِهِمْ لَوْ أَنْفَقْتَ مَا فِي الْأَرْضِ جَمِيعًا مَا أَلَّفْتَ بَيْنَ قُلُوبِهِمْ وَلَكِنَّ اللَّهَ أَلَّفَ بَيْنَهُمْ إِنَّهُ عَزِيزٌ حَكِيمٌ

    “Onların (Evs ile Hazrec kabilelerinin) gönüllerini birleştirdi. Eğer sen yeryüzündekilerin hepsini harcasaydın onların gönüllerini birleştiremezdin. Fakat Allah onların arasını birleştirdi. Şüphesiz O, aziz'dir, hakim'dir.