KILDIRGAÇLARA DA YUMURTACILARA DA YARDIM EDİNİZ

Her gün sabahleyin en erken kim kalkar?

Dün, bu gün, yarın ve 365 gün, Türkiye’de en erken kalkanlar, namazını kılan Müslümanlardır.

Güneşin doğmasından bir saat önce uyanırlar.

“Erken kalkan yol alır, erken evlenen döl alır” diye bir atasözümüz vardır.

Erken kalkmakla ne olacak? Denemez.

O erken kalkış bir çok işinize katkıda bulunur.

Hayatınızı disiplin altına almış olursunuz.

Ne yaptığınızı ve ne yapacağınızı bilirsiniz.

Bu gün ne yapalım şaşkınlığında olmazsınız.

“Yürüyün arkadaşlar, filan yerde yumurta atacağız” kime ve ne için bilmeden yumurta attıktan sonra pişmanlık duyan adamlar gibi olmazsınız.

Günlük talimatınızı kendiniz gibi bir insandan almak yerine Allah’ın kitabı Kur’an-i Kerimi okuyarak o gün neyi asıl yapacağımızın yolunu yordamını öğrenelim.

Okulda görevli isek yumurta atmaya giden öğretmenlerin dersine de giriverelim.

Çocuklar ilim sütünden mahrum kalmasınlar.

Hatta zararlı bilgiler veren öğretmenlerin, öğretmen odasında oturmasını, onun yerine derse girebileceğinizi söyleyerek çocukları zararlı bilgilerden koruyunuz.

Çocuklara zararlı bilgiler verenlerin mitinglere gitmelerini kolaylaştırınız.

Yolları aşındırsınlar ama beyinleri aşındırmasınlar.

Kıldırgaçlık görevi yapan imamlarımızın da camiye gelmemesinden rahatsızlık duymayın.

Onun yerine siz kıldırıverin ve cami cemaatini Allah rasülünün usulü üzere eğitiniz.

Gücünüz yetiyorsa Kıldırgaçlık yapanı da eğitip imamlık görevini hakkıyla yapmasını sağlayınız.

Zalim bir yöneticinin yanında çalışan biri onun yemeklerine biraz afyon sakızı atar ve hep uyumasını sağlarmış.

“Kralımız hep uyuyor” diyenlere “Uyanık kalmasından daha hayırlıdır” dermiş.

Bu güne kadar topluma hiç bir faydası olmamış resmi görevlilerin meydanlarda bağırmaları, yollarda yürümeleri, görev yapmalarından daha az zararlıdır.

Ömürleri hep yollarda geçtiğinden yönetime gelemeden yaşlanmışlar ve emekliliklerinde kırdıkları yumurtaları, yedikleri copları, biber gazlarını anlatıyorlar anlatacaklar.

Biz, yalnız Allah’ın kulu olmamız nedeniyle hiç bir insanın kayıtsız şartsız kulu kölesi değiliz.

Allah’ın kullarına hizmet etmeyi de ibadet kabul etmişiz.

Halkın tertemiz beyinlerine insan kusmuğu yerine beyinlerini yaratan Allah’ın kelamıyla süsleme görevlisiyiz.

“Zaman veya zemin bulamıyorum” demeyiniz.

28 Şubat döneminde devlet dairesine yarım saat evvel gelen devlet memurlarının bu yarım saatlerde toplu halde Kur’an tefsirini, Hadis kitabı olan Riyazussalihin’i, İslam fıkhı olan Kuduri’yi baştan sona okuduklarını biliyorum.

Sen, işini savsaklamadığın sürece kimse sana müdahale edemez.

Ederse sevabını artırır, iki dünyada makamını yükseltir.