ARAMIZDAN KAN VE KİN SIZIYOR

Çok sevdiğiniz, “Aramızdan su sızmaz” dediğiniz bir Müslümana karşı sizi düşman hale getirebilirler mi?

Beyninizi yıkayıp onu yok etme aletine çevirebilirler mi?

Geçmişte saltanat koltuğu hatırına babayla oğul karşı karşıya getirilebilmişse, kardeş kardeşi öldürebilmişse, peygamber babası, çocuğu ve hanımı babasına karşı çıkabilmişse, bu olabilir demektir.

“Ama ben koltuk için, para için dostuma ihanet etmem” diyorsanız sizi tebrik ederim.

Kaybedecek bir makamda olmadığınızdan, maaştan fazla paraya sahip bulunmadığınızdan dostunu satma düşüncelerine dalmadığınız için iyisiniz.

Mısır’da İslami bir yönetim getirelim diye nice gecelerde birlikte hareket eden, Kur’an ve Hadis dersleri yapan adamlar Seyyid Kutub’un idamına karar verirler.

“İleri gittiydi” diyen bir hoca da idamdan önce devlet görevlisi olarak gelir ve Kelime-i Şehadeti söylemesini ister.

Seyyid Kutub da “Hoca, ben o Kelimei Şehadeti söylediğim için idam ediliyorum” der.

Bengaldeş’te değerli bir hocanın sohbetlerine katılarak yükselen biri, bir gün yönetimin başına gelir.

Makam yükselince orada esen havalar farklı olduğu gibi oralarda dolaşan kurtlarda farklıdır.

O kurtlar her gün yöneticiye gelip kendisine zarar verilme faaliyetlerini rapor ederler.

“Bulun bunların kaynağını” dediğinde o sohbetini dinlediği adamı tutuklarlar ve talebesinin verdiği idam kararıyla şehid ediverirler.

Yıllardır birlikte İsrail’ e karşı mücadele veren Hamas ile Hızbullah, bu günlerde birbirlerine karşı silah çekiyorlar.

Batıya karşı D-8 İslam Birliğinin temelleri Merhum Necmeddin Erbakan tarafından atıldığında derhal katılan Nijerya, bu günlerde Nijerya’da İslam devleti isteyenlerle savaşa girmiş durumda.

İki yıldır Çad’da Fransızların desteğiyle Müslüman askerler, İslamcı hareketleri yok etmeye çalışıyorlar.

Necmeddin Erbakan merhuma neler yapıldığını da hatırlayın ve bir sene içinde sizin kanaatlerinizi de nasıl değiştirdiklerini düşünün.

İki yıl önce, Suriye’deki zalim Beşşar’a karşı idik ve ona karşı direnenlere hiç bir şey yapamasak bile dualarımızla destek veriyorduk.

İki yılda ne değişti?

Amerika, “Buraya İslamcılar hakim olacaksa biz Beşşar’a razıyız” dedi ve çekildi.

Biz de Suriye’yi ağzımıza almaz olduk ve direnişçilere karşı tavır aldırıverdiler bize.

Mankurtlaştırma, günümüzde deve derisini başa geçirmeyle yapılmıyor.

Bazılarının koltuğunu başa geçirmeyle, bazılarının gözünü yeşil dolarla boyamayla, bazılarını ise televizyon ve gazete yalanlarıyla Mankurtlaştırıyorlar ve düne kadar kızını, oğlunu teslim ettiği hocaya karşı düşman edebiliyorlar.

Hiç bir insan hatasız değildir.

Dünyadaki bütün Müslümanların hatasını toplasanız, üsütüste yığsanız, bu hatalar yıldızlara değecek kadar çıksa, bir tek kafirin hatasına denk olamaz.

Rabbimiz, İsa aleyhisselamı Allahın oğlu kabul edenlerin suçunun büyüklüğünü anlatmak için bakınız bize ne diyor:

"Rahmân,  çocuk edindi" dediler.

Yemin olsun ki çok kötü bir şey yaptınız.

 (Bu sözden) Neredeyse gökyüzü çatlayacak, yeryüzü yarı­lacak ve dağlar devrilecekti.

Rahmân'a çocuk iddia ettiler diye.” (Meryem süresi ayet 88-91)

Buyurun, gökyüzüne çıkan günahların afvı mümkin ama inkarın, kafirleri afvetmeyeceğini haber verir Rabbimiz:

“Muhakkak Allah, kendisine ortak koşulmasını afvetmez. Bu­nun dı­şındakileri dilerse afveder. Kim Allah'a ortak koşarsa büyük bir gü­nahla if­tira etmiş olur.” (Nisa süresi ayet 48)

Onun için Müslüman kardeşiniz hakkında kafir ve fasıkların haberlerine göre karar vermeyiniz.

Müslümanın hatası amelde, kafirin hatası temelde.