İKİ
YÜZLÜ MÜSLÜMAN YETİŞTİRİYORUZ
Kırk
yıllık Müslüman Kani, İslama olan imanı
nedeniyle çağdaş kafir yamyamlara yahni olur ama hiç bir zaman Hıristiyan Yani
olamaz, istese de olamaz.
Kalbiyle
Allaha bağlı, diliyle çağdaş puta bağlı olanın içinden gelen Rahmani nefes,
gül kokusu gibi eser ve kafirlik pisliği içinde uyuşturucuyla uyuşan, gaylıkla,
lezbiyenlikle, hortumculukla, haramilikle, harami yardakçılığıyla kirlenenleri
rahatsız eder.
Onun
için inkara ve haramlara karşı açıktan, aleni, harbiden, yiğitçe savaş açarak
pislikte boğulma durumunda olanlara da kurtuluşun can simidi uzatılmalı ve Nuh
aleyhisselamın gemisine alınmalı.
İki
yüzlü bir Müslüman nesil yetiştiriyoruz.
Dikkat
edin, çok tehlikeli bir iş yapıyoruz.
İnandığını
söyleyemeyen, inanmadıklarını inanıyormuş gibi yapan, İslamın yönetimini
istediği halde batının değerlerini savunuyormuş salaklığına bürünen bir nesil
yetiştiriyoruz.
Hem
kendimize yazık ediyoruz, hem mahvedilen ve mahvedildiğinden haberi olmayan,
karanlık mağarasından çıkmak istemeyen bir nesle yazık ediyoruz.
Kırkından
sonra bir Kaniyi Vatikandaki Vaftiz suyuna batırsanız, iyice ıslansın diye
bir hafta su içinde tutsanız, çıkınca boynuna hazreti İsayı astık diye
uydurdukları koca Haçı assanız, gönlünüze o kokmuş su değmediğinden, Haç oraya
dokunamadığından, bayramdan bayrama, Cumadan Cumaya, veya günde beş vakitte
namaz kıldığınızdan bizi hiç bir zaman Yani kabul etmeyeceklerdir.
İslamı
istediğimiz halde kendi yavrusunu bile besleyip, süsleyip cehenneme odun olarak
yakmaya hazırlayan sistemi istediğimizi günde onlarca defa söylememiz de onlara
inandırıcı gelmemektedir.
Müşrikler,
sevgili peygamberimize gelerek, Tanrılarımızı aşağılayan, atalarımızın yolunun
sapık olduğunu söyleyen şeyler okuma bize demişler. Kuran bunu şöyle haber
verir, :"Bize bundan başka bir Kur'an getir veya bunu değiştir"
dediler. De ki: "Onu benim kendiliğimden değiştirmem benim için imkansızdır.
Ben ancak bana vahy olunana uyarım. Eğer ben, Rabbime karşı gelirsem büyük bir
günün azabından korkarım." (Yunus süresi ayet 15)
Bir
ara sevgili peygamberimiz, kafirleri kendine ısındırmak için bazı ayetleri
okumamayı bile hatırından geçirmiş.
Bunun
üzerine Rabbimiz Onu uyarmış, Onların "Ona bir hazine indirilmeli veya
beraberinde bir melek gelmeli değil miydi" demeleri nedeniyle göğsün
daralacak belki de sana vahiy olunanın bir kısmını (okumayı) terk edeceksin.
Ancak sen bir uyarıcısın. Allah her şeye vekildir. (Hud süresi ayet 12)
Kafirin
derdine derman olacak ayetler, kafirin en sevmediği şeylerdir.
O
sevmiyor diye ilacı hastadan saklayan doktorun durumu ne ise kafirlerin hoşuna
gitmeyecek ayetleri gündemden kaldırmakta odur.
İnsanı
yaratan Allah,
Ayetleri
şifa olarak indiren Allah,
Bunları
bütün dünya insanına duyur diyen de Allah.
Ama
iki yüzlü hale getirilen Müslüman Ama ya rabbi, sen durumu bilmiyorsun,
bunları ben okursam adamlar delirecek, önce ben onların salyalı, kuduz
mikrobundan tehlikeli virüslerini yutayım, onlar gibi olayım, ondan sonra
onları kendi tarafıma çekeyim der gibi bir görüntü var.
Rabbimiz,
sevgili peygamberimize, Ancak sen, bir uyarıcısın. Allah her şeye vekildir. Diyor.