SERVETİNİZE
GÜVENLİK TAKIYOR MUSUNUZ?
Aklınızı,
beden gücünüzü kullanarak tecrübeleriniz doğrultusunda zamanınızı, yani
ömrünüzü en iyi şekilde değerlendirmek için çalıştınız.
Hedefinize
ulaşamadınız.,
Hedefine
ulaşan birini tanıyorsanız isterseniz onu bir dinleyiniz.
Dertsiz
adam arayan biri üç ay sonra “Dertsiz adam” diye tanıttıklarını gitmiş ziyaret
etmiş, dünyalık isteyeceği hiç bir şey kalmamış gibi gördüğü adama “Senin de
derdin var mı? Demiş.
Baş
başa kalmışlar, adamın anlattığı derdi bir dinlemiş ki üç aydır dinlediği
dertlerin hepsini toplasanız onunkine denk olmazmış.
Aklınızı
iyi değerlendiriniz.
Aklınızı
siz yaratmadınız. Öyleyse aklı yaratanın kurallarına uygun olarak aklı
kullanırsanız aklınızı gavurluk hormondan korumuş olursunuz.
Bedeninizi
de siz yaratmadınız.
O
zaman bedenimiz de yaratanın kurallarına uyarsa iki dünyada rahat eder.
Zamanımızı
da biz yaratmadık.
Zamanımızı
da değerlendirmek için yaratanın günlerde, haftalarda, aylarda, senelerde ve
ömürde ne yapmamızı istiyorsa onu yapmamız gerekir.
Rabbimizin
bize lütfettiği her anımız, 365 günün her saniyesinde aldığımız nefesimiz,
bizim olmazsa olmazımızdır.
Nefeslerden
keyif almamız ise son nefesimize kadardır.
Kabirde
binlerce yıldır yatanlar nefessiz yatarlar.
İşte
orada karanlık yerin aydınlığa dönmesi, cennetten bir bahçe olması için
aklımızı, bedenimizi ve zamanımızı iyi değerlendirip ahirete de yatırım
yapmalıyız.
365
günde her saniyede işlenen iyiliklerin sevabı vardır ama Rabbimiz, bizim daha
iyi olmamız için bazı Cuma günü, Kadir gecesi, Ramazan ayı gibi zamanların
sevabını daha fazla vereceğini bildirmiş.
Ramazanın
müjdecisi Receb ayı ile Şaban ayıdır.
Bu
iki ay, bizi Ramazan ayına hazırlayan aylardır.
Hazreti
Aişe anamızdan (Allah ondan razı olsun) rivayet edilen bir hadise göre sevgili
peygamberimiz, Ramazan ayından başka en fazla oruç tuttuğu ay, Şaban ayı imiş.
12
Haziran 2014 Perşembe gününü Cumaya bağlayan gece, Şaban ayının 15 inci
gecesidir.
Tirmizi,
Nesai, İbni Mace, Ahmet bin Hanbel, Taberani, Beyhaki...gibi hadisçilerimizin
farklı kelimelerle rivayet ettikleri hadislerin kelimeleri ayrı olsa da mana
aynıdır.
Hazreti
Ali (Allah ondan razı olsun) rivaet ettiği bir hadiste sevgili peygamberimiz
şöyle buyurdu: “Şaban ayının yarısının gecesi olduğunda gecesini ibadetle ,
gündüzünü oruçla geçirin buyurmuş.”
Çünkü
o gece güneşin batışıyla Allah
(rahmetiyle) dünya semasına iner ve şöyle der: af isteyen yok mu af edeyim,
rızık isteyen yok mu rızık vereyim, hasta yok mu afiyet vereyim......diye tan
yeri ağarıncaya kadar devam eder” (İbni Mace, Sünen, K. Salat, hadis no 1378)
Mübarek
gecelerin gündüzü, geceden sonraki gündür.
Yani
Perşembeyi Cumaya bağlayan gece Şaban ayının 15 inci gecesi olunca Berat
gecesinin gündüzü Cuma gecesidir.
Perşembe
günü de oruç tutmanızda bir mahzur yoktur.
Bu
oruç, farz veya vacip olmadığından tutmayanlara yan gözle bakmayınız.
Tuttuğunuzu
ilan etmeyiniz.
Gecede
yürekten Allahtan af talebinde bulununuz.
Dinimize
aykırı olmayan her türlü istekte bulununuz.
Geceniz
hayırlı, bereketli olsun, iki dünyanız güzel olsun, Allah’ın rahmet denizinde
tertemiz olunuz ve temiz kalınız.