HIRİSTİYAN ERASMUS DA İSLAMA’A HİZMET EDER
Desiderius Erasmus 1465-1536
Hollandalı bir düşünürmüş. Koyu bir Katolik olmasına rağmen papazların ve
papalığın öğrettiklerinin doğru olmadığı kanaatine varmış ve Latinceyi öğrenip
İncil’in ilk çevirilerini okumuş.
Papalığın yanlış şeyler öğrettiğini ama
düzeltilebileceğini savunmuş.
Martin Lüter Kingin Protestanlığının haklı
yanlarını kabul etmesine rağmen ayrılmaların parçalanmaya sebep olacağını ileri
sürerek onların tarafında olmamış.
İnsanı öne çıkaran fikirler ileri sürmüş.
Avrupa Birliği, onun adını verdiği bir programla
Yüksek Öğretim Öğrencilerinin Avrupa Birliği ülkeleri arasında değişim bursları
vermeye başlamışlar.
1981 den beri İstanbul’da Üniversite
öğrencilerine dünyevi ücretsiz dersler vermeye devam ediyorum.
Mezun olanlardan her sahada iş yapanların adını
duyarım.
İşadamı olanlardan bir kısmı birlikte olmuşlar
ve bir mahallede 300 metre karelik yeri kiralamışlar.
Çok lüks bir donanımla okul haline getirmişler.
İlçelerinin Müftüsüne müracaat ederek her sınıfa
Kur’an ve dini dersler verebilecek birer hoca hanımefendi vermesini istemişler.
Müftü efendi denetlemiş, bakmış ki teknik olarak
hiç bir eksiği yok fazlası çok bir kurs.
İstedikleri kadar hoca vermiş. Her gün gündüz
vakti mahallenin kadınları istedikleri zamanda gelip ders alabiliyorlar. (Not:
Her Müftümüz bu tür hizmetler için kadrosuyla beraber hazırdır. Bu türden
hizmet vermek isteyenler bir daire bile kiralasalar o sokağa güzel bir hizmet
vermiş olurlar.)
Akşamları ise mahallenin erkeklerine yönelik
dersler verdiriyorlar.
Hafta sonu müsafir konuşmacı davet ediyorlar.
Şu geçen Cumartesi konuşmacı bendim.
Hanımlar, beyler ve çocuklar, salonda konuşmamı
dinlediler.
Konuşma bittikten sonra müdür odasında on kadar
arkadaşın şahitliğinde Erasmus programıyla Türkiye’ye gelen bir Hıristiyan
öğrencinin Müslüman olma (İhtida) merasimi yapıldı.
Nasıl Müslüman olduğunu öğrenmek için kendi
yaşındaki Erasmus öğrencisi Türk delikanlıya sordum.
Öğrenci: “Ben bu arkadaşla yurt dışına Erasmus
bursuyla gittiğimde tanıştım. Sonra o da buraya yine Erasmus bursuyla geldi ve
beni buldu.
Arkadaşlığımız devam ederken Müslüman olmak
istediğini söyledi. Nedenini araştırmadım, ben de buraya getirdim” dedi.
Aslında o delikanlımızın binlerce batılı öğrenci
arasında delikanlı davranışları etkilemiştir o Hıristiyan öğrenciyi.
Ben daha önce bu köşemde Paris’te on beş
yaşındaki İsrail doğumlu bir genç kızın okul arkadaşı Türk kızının Sivaslı
annesinin bu iki kıza da ayırım yapmadan Müslümanca yaptığı muamele sonunda
nasıl Müslüman olduğunu ve İ.G.M.G. camiinde yeni başlayanlara Elif-Ba
öğrettiğini yazmıştım.
Her şey ve herkes Allah’ın yarattığı olduğundan,
Erasmus da dahil Allah’ın dinine hizmet ediyor vesselam.
“Müslüman katili Siyonistlerde mi?”
Evet, onlar da. Karanlık olmasaydı aydınlığı,
acı olmasaydı tatlıyı, kötü olmasaydı iyiyi bilemeyebilirdik.