ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    22.10.2013


    “BİRBİRİNİZLE ÇEKİŞMEYİNİZ”

    Kurt dumanlı havayı severmiş.

    Dinini imanını bitirmiş, insanlığını yitirmiş, aç kurt gibi çıkar kokusu gelen her yere saldıranlar, bu günlerde  bulanık havada Müslüman avına çıktılar.

    Müslümanlara çamur atarak lekelemeye, ayağının altına servet, şöhret veya şehvet koyarak kaydırmaya giriştiler.

    Sevgili peygamberimize yaptıkları bu teklifte başarılı olamadılar ama zayıf iradeli kardeşlerimizde başarılı oldular.

    Aynı hedefe doğru yürüyen Müslümanları engelleyemeyenler, birbirlerine düşürerek, aralarını bozarak, düşman için kazdıkları çukura Müslümanı düşürerek hedeflerinden alıkoymaya, bir tuzakla bir çok Müslüman yakalamaya çalışıyorlar.

    İlk nazil olan sürelerden Kalem süresinde Rabbimiz, dinimizi yalanlayanlara, aşağılık yalancılara, laf taşıyanlara, iyi şeylerin yapılmasını engelleyenlere, Zorbalara, despotlara, ayetleri yalanlayanlara itaat edilmemesini ve bunlara itaatin tehlikesinin önemine binaen sevgili peygamberimizi uyarırken şöyle buyurmuştu:

    8- Artık yalanlayanlara itaat etme.

    9- (Önce) senin yağcılık yapmanı (davandan dönmeni) isterler. Ardın­dan onlar da sana yağcılık yap­sınlar.

    10- Devamlı yemin eden aşağılıklara itaat etme.

    11- Hep(lâf, kaş-göz işaretleriyle) ayıplayan, laf getirip götürene,

    12- İyiliği engelleyen, haddi aşana, devamlı gü­nah işleyene,

    13- Zorbaya, bunlardan başka soysuza da (itaat etme)

    14- Mal ve oğulları var diye de. (ekonomik ve askeri gücü var diye itaat etme).

    15- Ona âyetlerimiz okunduğunda "Öncekilerin masalları" dedi.”

    Bunlardan “Laf getirip-götürenler” maddesi bu günlerde biraz daha dikkatli olmamızı gerektiriyor.

    Dostumuzu ve düşmanımızı kendimiz belirlemek yerine bizim dışımızdakiler belirliyorlar.

    İspat mı istiyorsunuz, buyurun; Afganistan’ı, Ruslar işgal ettiğinde hepimiz bir şekilde Afganlılara yardım ettik.

    Hıristiyan Rusya bir gece korkudan kaçıp gidince yerine Hıristiyan Amerika yerleşince biz de Amerika’ya destek kuvveti gönderdik ve millet olarak Afganistan’ı değil Amerika’yı destekledik.

    Hatta daha önce camilerde, sinemalarda yardım toplarken Afganlı mücahitlere övgüler düzenleyen konuşmacılarımız bu günlerde aleyhlerinde konuşuyor, yazıyor, çiziyor bile.

    Bütün bunları yaparken kulağımızı kimlere dayamışsak onların dümeninde gittiğimizi gördük.

    Rabbimiz, Hucurat süresinde haber kaynaklarımıza dikkat etmemizi, günahkar fasıkların haberini araştırmadan iş yaparsak pişman olacağımızı haber vermesine rağmen biz, hala bizi birbirimize düşürenlerin haberiyle kardeş kardeşi vurmaya devam ediyoruz.

    Halbuki Rabbimiz, ““Allah'a ve Resulüne itaat ediniz. Birbirinizle çekişmeyiniz. Yoksa korkuya kapılırsınız ve kuvve­tiniz gider. Sabrediniz; şüp­hesiz Allah sabre­den­lerle beraber­dir.” Buyurarak kime itaat edeceğimizi söylemişti. (Enfal süresi ayet 46)