KUR’AN-İ
KERİM OKUTUCULARINA
Yaşayan,
değerli hocalardan biri anlatıyor: “Babam beni Arapça öğrenmek için ilimizdeki
medreseye bıraktı gitti.
Kur’an
okumasını köyümüzde öğrenmiştim. “Kitabımız Kur’an” diyorduk” niçin indiğini,
ne dediğini bize hiç söyleyen olmadı. Medresede Emsile kitabını
ezberlettiriyorlardı. Bu kitabı neden ezberliyoruz onu da bilmiyoruz.
Emsile
kitabında NASARA fiilinin malum ve meçhul sığalarını ezberlerken NASARATA
sığasında “Yardım etti ona iki gaibe avret” cümlesi içime bir ateş düşürdü.
Bu
kaybolan iki kadın şimdi nerededir?
Annesi
babası nasıl ağlar ve arardır?
Çocukları
varsa nasıl perişandır diye üzülür üzümtüm rüyalarda da devam ederdi.
Kimse
bize bu kitabı niçin okuduğumuzu, neye yarayacağını anlatıvermedi.
İki
yıl sonra kavradım ben neyi niçin okuduğumuzu” demişti.
Camilerde,
Kur’an kurslarında, okul sınıflarında Kur’an öğreten hocalarımız, Allah rızası
için önce Kur’an-i Kerimi onlara bir tanıtınız.
Mesela,
Kitabımız, sözlerin en güzeli deyiniz ve bütün yazar ve çizerlerin zaman dayanamadığını, Nobel Edebiyat
ödülü alanların elli yıl bile dayanamayıp yok olup gittiğini, Kur’an-i Kerimin
hem lafzı hem manasıyla tazeliğini 1400 yıldır koruduğunu anlatınız.
Kalbimizin kandili, aklımızın delilidir diyerek kalbimize ve aklımıza uygun
gelecek hukuku, kalbimizi ve aklımızı yaratanın koyabileceğini ve bizim gibi
ölümlülerin koyduğu kanunların kanunu koyan gibi hastalıklı ve ölümlü olduğunu
anlatınız.
Gönlümüzün baharı, gözümüzün nuru, kulağımızın nağmesi, dilimizin zikri
olan Kur’an-ı Kerimdir.
Ufkumuzu, yedi kat semanın üstüne çıkaran, ötelerin ötesinden haber
getiren, bizlere edebi ve edebiyatı öğreten Kur’an.
İmanla İnkârı, hayırla şerri, hak ile batılı, iyiyle kötüyü ayırt eden,
kitapların anası Kur’an.
Bize öğütler veren, öğüdünü tutanların şanını yücelten, arkadan
gelenlere doğru bir ün bırakan, dilimizin zikri Kur’an.
Ana sütü gibi, okuyanın yaşına, kültürüne, anlayışına uygun gıdalar
veren, her türlü derdine derman olan Kur’an.
Ve her çağın kitabı olan Kur’an, bizim kitabımız, sizin kitabınız ve
bütün insanlığın kitabıdır.
Özetle Hakkın halka hitabı olan Kur’an.
Bu altı çizili olan
bölümü ezberletmeye çalıştığınız gibi ilk hafta boyu bu cümleleri çocukların
mantığına ve anlayışına uygun kelimelerle açıklamaya çalışınız.
Kur’an-i Kerimi
okumasını öğrettiğiniz delikanlılara, Namaz sürelerinden devam ettirirken
sürelerin anlamını ve tefsirini mutlaka anlatınız.
İmanın Şartlarını
yalnız ezberletmekle kalmayınız, çağdaş inkarcıların çarpık mantıklarının
geliştirdiği safsataları yok edecek, çocukların akıl ve mantığını tatmin edecek
akli ve nakli delillerle anlatınız.
Her gün o akli ve
nakli delilleri kısaca tekrarlayarak derse başlayınız ki, iyice gönüllerine
yerleşsin.
Niyetinizi halis kılınız. İyi niyetlerle
çalışırsanız daha bir çok yolları Rabbimiz sizin gönlünüze lutfedeceğini
“Uğrumuzda cihat edenlere elbette yollarımızı göstereceğiz. Muhakkak Allah,
ihsan yapanlarla beraberdir.” Buyuruyor. (Ankebut süresi ayet 69)