DOSTUN ATTIĞI TAŞ BAŞ
YARMAZ
“Sizin dost ve idarecileriniz, Allah, Onun Rasülü
ve rukü ederek namaz kılıp zekât veren mü'minlerdir.
Kim
Allah'ı, Rasülünü ve iman edenleri dost ve yönetici edinirse, şüphesiz
Allah’ın tarafını tutanlar, galip gelenlerin ta kendileridir.” (Maide süresi
ayet 55,56)
Dostlarımızın kim olduğunu Allah gösteriyor.
Allah’ın onayladığı dostluğu
kasamızdan, makamımızdan, rütbemizden daha fazla korumamız gerekir.
Dost, dosta kol kanat
olmak gerek.
Dost, dostun ayıbını
düşmana karşı gizler de kendi yüzüne karşı gizlice söyler.
Dost, dostuyla ekmeğini
bölüşür de yer.
Kara günde dost olanlar,
ak günlerde uyarıya, koruyup kollamaya devam ederler.
“Dost acı söyler”
demişler.
Doktor da hastasını
iyileştirmek için acı ilaç içirir.
“Dostun attığı taş baş
yarmaz” demişler
Sefada da cefada da dostuyla beraber olur.
Sefalı günlerde arka-daş
belalı günlerde ön-daş olur.
Yunus Emre:
“Ol dost bize gelmez ise
Ben dosta geri varayın
Çekeyim cevr ü cefayı
Dost yüzün görüvereyin”
demiş.
Yolda yoldaş, hayatta
sırdaştır dost.
Dost, kader arkadaşıdır,
keder arkadaşıdır.
Şan, şöhret, servet
mihenginde 24 ayar çıkandır dost.
Ayarı bozulmuşsa ayar
çekmek de dostun görevidir.
Ayarı bozuk ağzını açıp
dostuna karşı ayarsız sözler söylediğinde söylenen dost “Ben, ne yaptım ki bu
dostumun ağzının ayarını bozdum” diyerek çare aramayandır dost.
Kapısını kendi kapın gibi
çalabildiğindir dost.
“Dost kalmadı” demeyin.
Yaradan var olduğu sürece yar ve yaran olmaya devam edecektir.
Biz, “Yar”
dediklerimizle Cennette de beraber olmak için çalışan dostlarız.
Dosta gül, din
düşmanlarına gülleyiz.
Din düşmanlarının da dost olacağı günleri “Umulur ki Allah sizinle, onlardan düşman olduklarınız
arasında bir sevgi kılar. Allah her şeye gücü yetendir, Allah afvedendir,
merhamet edendir.” (Mümtehıne süresi ayet 7) ayetini okur, çocuğunu kaybetmiş
annenin yavrusunu beklediği gibi bekler ve ararız.
Dostlar, kafa
dengidirler, mide dengi değildirler.
Dostluğu mide dengesi, kasa, masa dengesi
üzerinden kuranlar, çabuk ayrılırlar
“O gün zalim, ellerini
ısırır ve der ki: "Keşke Peygamberle beraber yol alsaydım. Yazık bana
keşke filanı dost edinmeseydim" (Furkan süresi ayet 27,28)
En başarılı iş adamları
dostlarını çoğaltıp düşmanlarını Müslüman yaparak azaltanlardır.
Dostluğu devam ettirmek
için acı kahvenin bile kırk yıl hatırını saymıştır dost.
Dost, yar yanında yer
tutar da, yere de değer katar.
“Cihanda bulmadım yarı
müvafık
Muvafık sandığım çıktı
münafık” diyenler eleştiri oklarını kendilerine doğrultsalar ve neden
“Bulamadım” deseler daha isabetli olurdu.
Dünyanın
neresinde olursa olsun, bütün insanlar Hazreti Adem’den kardeşimizdir ve bütün
insanlar, peygamber torunudur. Bunların cehenneme giden yolunu cennete çevirmek
için çalışacağız.
Dünyamızdaki
bütün Müslümanlar, Sünni, Şii, radikal, ılımlı, derviş, berduş, deli, veli,
şeriatçı, tarikatçı, Ergenekon’cu, ılımlı, ılımsız her türlü adlarla anılan
hiçbir Müslüman’ın aleyhinde tek kelime söylemediğimiz gibi kılına zarar
verenin karşısına dikilin.