DEVRİLEN
DEVLETLERİN ORTAK HASTALIĞI
Sevgili
peygamberimiz, “Yakında sizde de geçmiş ümmetlerin hastalığı depreşecektir”
buyurmuş.
“O
nedir ya Rasülellah?” dediklerinde,
“Oburca
yemek, şımarıklık, dünyalık toplama yarışına girerek bir birinizle çekişmek,
birbirinize hased etmek, birbirinizden tiksinmek, buğz etmek, nefret etmek,
işte bu buğz dini kökünden kazır. Muhammedin nefsi elinde olan Allah’a yemin
olsun ki birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız. Nasıl seveceğinizi haber
vereyim mi? Aranızda selamı yayınız” buyurmuş. (Ebu Davud hadis no 4903)
Yanlış
yapan kardeşimizin kulağına yanlışı tatlı bir dille hatırlatacağız.
Dinlemezse
nasihata devam edeceğiz.
Yine
de dinlemezse üç günü geçmemek şartıyla küseceğiz.
Yine
de vazgeçmezse elimizle o kötülüğü yapmasını engelleyeceğiz.
Ona
da gücümüz yetmezse bundan memnun olmadığımızı, Allah için buğz ettiğimizi
kendisine bildireceğiz.
Bu
işlemleri yaparken bu kardeşimizin yanlışını bir başkasına aktarmayacağız.
Böyle
bir iş yapıyorum havalarına girmeyeceğiz.
Bu
işi yaparken yanan bir yürekle yaparsak karşı tarafta etkisini gösterir.
Kur’an-i
Kerimin son süresi olan Nas süresinin son ayetinde Rabbimiz, bizim vesvesecinin
şerrinden Allaha sığınmamızı istemektedir.
Müslümanlar
hakkında basın-yayın yoluyla bize kötü haberleri çığlıklarla duyuran çağdaş
vesvesecilere kulak vermemeye dikkat edelim.
Şeytan
ve şeytanlaşmış insanlar aramıza düşmanlık tohumları ekiyorlar.
O
kötü tohumların çimlenmesine izin vermeyin yoksa kendi içiniz kirlenecek.
Sevgili
peygamberimiz, buğzun da genlerden geçebileceğini haber verirken “Sevgi veraset
yoluyla geçer, buğz da veraset yoluyla geçer” buyurmuş. (Taberani, Mucem-i
Kebir, hadis no 507)
Genlerimizde
buğz vardır.
Onun
bize faydası vardır.
Haramlardan
tiksinmemiz, içimizdeki buğz nedeniyledir.
Nefsimizin
sevdiği haramların boğazdan geçmesini engelleyen gümrük memuru Rabbimizin bize
lütfettiği buğz nimetidir.
Biz,
bu nimeti kafirin küfrüne, zulmüne karşı kullanacağız.
Müslümana
karşı kullanırsak kafir rahatlıkla aramızda arabulucu rolünde dolaşıp bizi yok
edebilir.
“Ey iman edenler, kendinizden
aşağı olanı (kâfirleri) sırdaş
edinmeyin. Onlar size kötülük yapmada kusur etmezler. Sıkıntıya düşmenizi
isterler. Onların (size olan) kinleri ağızlarından taşmaktadır.
Göğüslerinin gizlediği ise daha büyüktür. Size ayetleri açıkladık eğer akıl
ederseniz.” (Al-i Imran süresi
ayet118)
Bu ayetin tefsirini “Şifa Tefsiri” nden bir okuyuverin.
İsteme telefonu: Cantaş (0212) 5111085