AMERİKA BİZİ
KANDIRMIYOR
BİZ KENDİMİZİ
KANDIRIYORUZ
Pakistanda
ve Bengaldeşte Cemaati İslamiyi yok ettiler.
Bengaldeşte
onlarcasını idam ettirdiler, yüzlercesini müebbet hapse mahkum ettirdiler.
Yıllarca
Irak ile İranı çarpıştırdılar.
Irakı
paramparça yaptılar, parçaları birbirine çarparak kırdılar.
Merhum
Necmeddin Erbakan hükümetinin İslam Birliği sağlama çalışmalarının sonuç vereceğini
görünce Başbakanlıktan indirdiler.
İslam
aleminde buna benzer yüzlerce cinayet işleyen Batılıları tenkit ettiğimizde bazı
insanlar Kendi kabahatimizi, başarısızlığımızı, hep Amerikanın üzerine atıyoruz
gibi itirazda bulunuyorlar.
Yüzde elli
oranında haklılar. Ama Amerika Cumhurbaşkanlığına aday olan Donald Trump,
alenen ve resmen meydanlarda seçimi kazandığı takdirde Müslümanları ülkeden
sürüp çıkaracağını söylüyor.
Amerika
bizi kandırmıyor. Biz kendimizi kandırıyoruz.
25
Milyonluk Kızılderilileri yok ediyor, topraklarına el koyuyor. Yaptığını
gizlemiyor ve nasıl yaptığını dünyaya anlatmak için yüzlerce film çekiyor,
onları nasıl öldürdüğünü bize göstererek para kazanıyor.
Hıristiyan
iken yeraltı dünyasının kirli işlerini yapan, hapishanede gördüğü Müslümanların
davranışlarıyla Müslüman olan Malkolm X Müslüman olur, Malik el Şahbaz ismini
alır.
Hareketli,
gayretli, samimi bir Müslüman olduğunu gören Amerikalılardan bir çoğu Müslüman
olunca bir gün halka vaaz verirken on altı kurşunla şehit ederler.
Boks şampiyonu
olduktan sonra Müslüman olan ve Muhammed Ali adını alan, dünya genelinde ezilmiş
zencilere can, kan ve heyecan veren bu değerli insana da yıllarca ringleri
yasak ettiler ve yüz milyonlarca dolar kazanmasını engellemenin yanında bir çok
insana bu kararla gözdağı verdiler ama Amerika gibi bir ülkede her şeyin parayla
değerlendirildiği bir ortamda zalimin yanında değil mazlumun yanında olmanın
verdiği huzuru yüz milyon dolarla değişmeyeceğini ortaya koyarak milyar dolarla
yapılamayacak İslamın tebliğini dünyaya yapmıştır.
Yıllarca Mısırda
İslami hizmet veren İhvan-i Müsliminin etkisini kırmak için bir çoğunun idamını
sağladılar.
Seçimle başa
geldiklerinde bir hain generale darbe yaptırarak seçimi kazananların bir kısmını
hapse attılar ve bir kısmını da terörist diyerek vurdular.
Ama yine
kendi kabahatimizi onlara yüklemeyelim denebilir, doğrudur. Bizim de tutar
tarafımız kalmadı.
Bu melek
gibi adam dediklerinde biz de Melek diyoruz, aynı adama Bu Kelek adam
dediklerinde aynısını tekrarlıyoruz.
Türkiyede
yüzün üzerinde ülkenin Büyükelçisi vardır. Herhangi bir olayda neden diğer
Büyükelçiler demeç vermez de yalnız Amerika büyükelçisi demeç verir?
Dünkü
gazetelerde bir haber vardı, Amerika Temsilciler Meclisi Adalet Komisyonunda
yapılan bir oylamayla Müslüman Kardeşler cemiyetini 10 a karşı 17 oyla terör örgütü
kabul etmişler.
Herifler
bizi kandırmıyorlar, biz, kandırılma hastalığına tutulmuşuz.