AYASOFYANIN TAPU SENEDİNDE CAMİ YAZAR
11/09/2020
Mahmut Toptaş
Bütün Ulusal gazetelerde yayınlandığı gibi 05.11.2005 tarihli Milligazete de yayınlanan:
İstanbul fethedildikten sonra Fatih Sultan Mehmed tarafından cami olarak vakfedilen Ayasofyanın bugün cami olmasını istemek suç sayılır hale geldi.
Vakıflar İstanbul Bölge Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesine başvurarak, imar planlarında yer alan "Ayasofya Camisi (Müze)" ifadesine itiraz ederek müze fonksiyonunun kaldırılmasını istemişti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Planlama Müdürlüğü bu istemi değerlendirilmek üzere Belediye Meclisine göndermişti.
Bu gelişmeler üzerine, bir zamanlar, Ayasofya camidir. Biz, iktidar olunca aslına dönecektir diyerek iktidara gelenler, Vakıflar Genel Müdürlüğüne emir vererek Vakıflar İstanbul Bölge Müdürü Adnan Ertem hakkında soruşturma başlatmışlardı.
Vakıfların 15 Haziran 2005 tarihli dilekçesiyle ilgili Büyükşehir Belediyesi Planlama Müdürlüğünün yazısında şu ifadeler yer almıştı:
"Mülkiyeti idarelerine ait Ayasofya Camiinin 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planında ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planında Ayasofya Camisi (Müze) şeklinde yazıldığı, müze fonksiyonunun kaldırılarak tapu kaydındaki gibi Ayasofya Camisi şeklinde yazılması talep edilmektedir."
Belediye Meclisi, Planlama Müdürlüğünden, itirazların plan yönetmeliklerine aykırı husus içermediğine dair değerlendirmesiyle birlikte gelen öneriyi İmar ve Bayındırlık Komisyonuna havale etmişti.
Komisyon hazırladığı raporda, itirazların, hazırlanacak "kentsel tasarım projeleri" nde değerlendirilmek üzere Planlama Müdürlüğüne iadesini önermişti.
Komisyon raporunu değerlendiren Belediye Meclisi, dosyayı Planlama Müdürlüğüne iade etmişti.
Habere göre de Ayasofya camidir.
Devletin Görevlisi kanunlara göre görevini yerine getirerek kendilerine ait binanın adının değiştirilmemesi için yaptığı itiraz sonunda soruşturma başlatıldığı haberi o günkü gazetelerde yayınlandı.
Büyük Ayasofya Camii eski imamı olarak elimdeki belgelerden bir kaçını bilgilerinize sunmak isterim:
Devlet arşivlerinde ve devlet kuruluşlarındaki kayıtlara göre Ayasofya, camidir.
Devletin en önemli kurumlarından olan Tapu dairesi kayıtlarına göre Ayasofya halen camidir. Buyurun ve tapu kaydını okuyun:
İli: İstanbul
İlçesi: Eminönü
Mahallesi: Cankurtaran
Sokağı: Bab-ı Hümayun
Pafta no: 57
Ada no: 57
Parsel no: 57
Sahibi: Ebulfetih Sultan Mehmet vakfı
Metre karesi: 6644
Vasfı: Türbe, Akaret, Müvakkıthane, ve Medreseyi müştemil AYASOFYAYI KEBİR CAMİİ ŞERİFİ
Sınırı: Planı gibi
Cilt no: 16/4
Sahife no: 658
Yine devletin en önemli kuruluşlarından olan Diyanet İşleri Başkanlığına göre de Ayasofya Camisi halen Büyük Ayasofya Camisidir.
Diyanet İşleri Başkanlığı Personel Hareketleri Onayına göre eski görevi Vaizlik olan Mahmut TOPTAŞ, 4/3 derece ile İstanbul-Eminönündeki Büyük Ayasofya cami imam-hatipliğine İstanbul Valiliğinin 2.3. 1988 tarih ve 1551 sayılı yazısı, Başbakanlığın 21.3. 1988 tarih ve 08331406767 sayılı izni ile tayin edilmiştir.
Devletin bütün yazışmalarında ve arşivlerinde, Vakıflar Genel Müdürlüğü kayıtlarında, en önemlisi Tapu kaydında Ayasofya Camii Kebiri olarak geçerken aynı isim Diyanet İşleri Başkanlığı kayıtlarına Büyük Ayasofya Camii olarak geçmiştir.
Peki şu meşhur Bakanlar Kurulu kararına ne diyeceksin? Denebilir.
Cevap olarak T.C. Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme Ve Yayın Genel Müdürlüğü 14/6/1995 tarih ve B.02.0.MGY.0.13/207602560 sayılı ve Genel Müdür Özgür Erkman imzalı yazıda 24/11/1934 tarihli ve 2/1509 sayılı Bakanlar kurulu kararının resmi gazetede yayınlanmadığı tespit edildiği ifade edilmiştir.
Ayrıca bu konuda en sağlam delillerden biri de Mustafa Kemalin bu sahte olduğu söylenen kararnamedeki K. Atatürk imzasıdır.
Sahte olduğu söylenen kararnamenin tarihi 24.11.1934 dür.
Mustafa Kemalin Atatürk soyadını aldığı resmi gazetede yayınlandığı tarih ise 27.11.1934-sayı 2865 dir. Kanun nosu ise 2587 dir.
Yani sahte olduğu söylenen kararname tarihinden üç gün sonra Atatürk soyadını almıştır.
Özetle Ayasofya, bütün kayıtlarda Camidir vesselam.