BAYRAMDA ÇOCUKLAR GİBİ OLUNUZ

Konya Yüksek İslam Enstitüsünde okurken aynı zamanda imamlık da yapıyordum.

Sabah namazında mahalle sakinlerinin tamamı camiye geliyor ve cemaatle namazlarını kılıyor.

İlk defa böyle bir cemaat görüyorum.

Cemaate sebebini sorduğumda benden önce imamlık yapan, yine benim gibi öğrenci olan Abdurrahman isimli bir imamın başarısı olduğunu söylediler.

Sabah ezanını okuduktan sonra camiden çıkarmış ve bütün evlerin ziline basarak namaza davet edermiş.

Gelemeyenler için ikinci defa gidermiş.

Her sabah bunu yaparmış.

Gelmeyenlerden biri bir sabah zili çalınca kapıyı açmış ve “Hoca bir daha gelirsen seni vururum.” Demiş.

Hoca da “Ben de şehit olmak için öyle bir vesile arıyordum” demiş.

Hocayla başa çıkamayan o adam da cemaate katılıvermiş.

22/11/2002/ tarihli “YENİ VAİZ İLE ESKİ KOMÜNİST” başlıklı yazımda Vaiz olarak atandığım şehirde çarşıda dükkanı olan Kaymakam dahil herkesi ziyaret ettiğimden bahsetmiştim.

Kimseyi atlamadan sırayla ziyaret ederken o şehirde komünistlerin ağabeyi durumunda olan 12 Mart ve 12 Eylül darbelerinde birer ay hapiste yatan birini ziyaretimi ve ilk Cuma namazına nasıl gittiğimizi anlatmıştım.

Avrupa başkentlerinde “İslam Birliği” adı altında yaptığım konferanslarımda dinleyeicilere ve beni davet eden dernek yöneticilerine “Bu şehirde Türkiye’den gelen herkesin isim listesini ve telefonlarını belediyeden alınız. Bayramlarını ve mübarek gecelerini tebrik ediniz. Buluşma yeri olarak camiyi adres veriniz. Sevinçli ve hüzünlü günlerinde yanlarında olmaya dikkat ediniz. Bunu yaparken kim olursa olsun, ne yaparsa yapsın, hiç önem vermeden yapınız” diyorum ve sonra gidişlerimde iyi haberler alıyorum.

Bu gün bayramın birinci günü.

Kahvaltınızı yaptıktan sonra çocukların bayram gezmesi gibi gideceğiniz kapıdan kimin çıkacağını hesap etmeden mahallede, sitede, sokakta yaşayanların hepsini ayırım yapmadan ziyaret edeniz.

Ben, çok denedim. Çok güzel sonuçlar aldım.

Çocuklar gibi olun.

“Gelirse giderim, ben büyüğüm, ben zenginim, ben müdürüm, ben bakanım, ben generalim....” demeden benim dediğime uyun ve görün nelerin olumlu olarak değişeceğini.

Bayramlarımız, tanışma, kaynaşma, kucaklaşma, muhabbeti artırma, dostlukları tazeleme, birlik ve beraberliğimizin parti ve pırtılarla parçalanamayacağının bütün dünyaya gösterildiği gündür.

Bayram namazının bizi birleştirdiği kadar, Türkiye de hiç bir gurup, hiç bir kurum, hiç bir ideoloji bu birliği sağlayamamıştır.

Bayram namazı tecrübesinden anlaşılan o ki bizi ancak İslam Dinin birleştirir.