DEDİKODUCU OLMAYALIM
Bir adam, sizin hakkınızda çok çirkin bir
iftirada bulunduğunu duyduğunuzda ne yaparsınız?
Sizi bilmem ama ben, kendi adıma konuşma
yetkisine sahibim, ben bu iftirayı duymamış gibi davranırım.
İftirayı atanla karşılaştığım zamanlarda
hiç haberim yokmuş gibi bir insana nasıl davranmam gerekiyorsa ona da aynı
şekilde davranırım.
Daha önce bir yazımda, dört yıl birlikte
aynı okulda okuduğumuz iyi bir arkadaşın, aleyhimde 25 yıl söz ettiği halde
ben, onun değerli hizmetlerini gördüğümden onun hakkında hep iyi şeyler
söyledim.
25 yılın sonunda bir gün baş başa
kaldığımızda özür diledi.
O arkadaş, üç-beş kişiyi geçmeyen arkadaş
sohbetlerinde söylüyor uydurduklarını.
Toplam yüz kişiyi geçmez anlattığı
kişiler.
Peki, onun söylediklerini ben, Filan
adam bana böyle demiş diyerek tenkide başlasam, onun söylediklerini yaymak
olur ve onun hedefine varmasına sebep
olurum.
Ben, bu güne kadar benim hakkımda
söylenen hiçbir kötü sözü hiçbir kişiye hatta eşim ve çocuklarıma bile
söylemem.
İçimde de o söylenenleri büyütmem.
İki bin basan bir dergide sevgili
peygamberimize yapılan hakareti düşünün.
Dergi veya seyircisi çok az olan bir
televizyonda söylenen lafı alıp tenkit etmek için çok satan gazetenizde veya
televizyonunuzda tenkit için bile olsa tekrarlamanız o adamın içinde ürettiği
necasetin etrafa sıçramasına yardım etmiş olursunuz.
Dergi iki bin basılıyordu.
Binini ancak satabiliyorlardı.
O binin hatır için alanlar dan ancak yüz
kişinin okuduğu ve o yüz kişiden ancak on kişinin etkilendiği bir necaseti
bütün insanlığın duyabileceği şekle dönüştürmek de günahtır, suçtur.
Necaset üretim merkezinin yazarını, konuşanını
ve sahibini ziyaretle baş başa vererek konuşarak veya mektup göndererek doğrusunu bildirmek en
doğru yoldur.
Sevgili peygamberimiz hakkında münafıkların,
müşriklerin, Yahudilerin ve Hıristiyanların söylediği kötü sözlerin hiç birini
sevgili peygamberimiz, Bana şöyle demişler diye naklettiği bir şey yoktur.
O, Rabbin gösterdiği Sırat-ı Müstekım/İki
dünyada güzellikler vadeden doğru yolda dosdoğru yürümeye devam etti ve
dedikodularla vakit öldürmedi.