ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    DEMOKRASİ ÇIKMAZI VEYA


    Son iki ay içinde, uyanık olduğunuz zamanlarda, ağzınızdan çıkan ve melekler tarafından yazılan kelimelerin sayımını biz de yapabilseydik acaba kendimiz hakkında kararımız nasıl olurdu?

    Ağzımızdan çıkan kelimeler arasında “Allah” ismi ile filan partinin liderinin adı kıyaslandığında hangisi fazla çıkardı?

    Bu zaman içinde dinime muhalif işleri düzeltmekle mi daha çok meşgul olduk yoksa tuttuğumuz partiye muhalif işleri düzeltmekle mi meşgul olduk.

    Sahip olduğumuz makamı, unvanı, parayı, şöhreti, serveti, gazeteyi, televizyonu, radyoyu… bütün bunları kıyamete kadar gelecek insanların yanlışlarını düzeltecek ve en doğruyu gösterecek İslam dinini tebliğe mi seferber ettik yoksa birkaç sene sonra bir varmış bir yokmuş denilecek şahıs ve partileri için mi harcadık?

    Mahmut Toptaş’ın yazılarını okurken geçirdiğiniz zaman, Kur’an okurken değerlendirdiğiniz zamandan fazla olmamasına dikkat etmelisiniz.

    24 saatlik zaman diliminde ağzınızdan çıkan isimler arasında hiçbir insan isminin sayısı, sevgili peygamberimizin adının önüne sayı olarak da, sevgi olarak da, saygı olarak da geçmemeli.

    İnsanlar tarafından üretilen hiçbir sistemi Allahın dininin önüne geçirmemeye dikkat etmeli.

    Bundan sonra “Yöneten” dendiğinde aklınıza hemen “Allah” gelsin

    “Örnek ve önder” dendiğinde aklınıza hemen sevgili peygamberimiz gelsin.

    “Kitap” denilince Kur’an-i Kerim gelsin.

    “Ev” dendiğinde “Beytullah” gelsin ve evlerinizi kıble yapın.

    “Dağ” dendiğinde Hıra dağı gelsin ve bütün dağları Hıra gibi bilip ona göre davranın.

    “Su” dendiğinde Zemzem gelsin ve su israfı yapmayın.

    “Direniş” dendiğinde peygamberler gelsin ve Hakkın batıla galip gelmesi için çalışın.

    “Hayvan hakları” dendiğinde Salih peygamberin devesi, Üzeyir’in eşeği, Ebu Hüreyre’nin kedisi gelsin ve ona göre hayvanlara davranın.

    “Yedi milyar insan” dendiğinde Hazreti Adem ile Hazreti Havva’nın torunları olduğu hatıra gelsin.

    07 Kasım 1982 Anayasa oylamasında %91.37 “EVET” oyu alan maddelerden bir kısmı 12 Eylül 2010 da %58 “EVET” oyuyla yürürlükten kaldırıldı.

    Yüzde doksan iki “EVET” oyu alan maddeler Sayın başbakanın ifadesiyle yüzde elli nokta bir oy alsaydı yine demokrasi kazanmış olacaktı.

    Yüzde altmış bekleyen ben, yüzde elli sekize bile sevinmiş adamım, ama çağımız insanının çareye sırt dönüp kendi çaresizliğinden bize dayattığı demokrasi çıkmazından çıkmamamız için sağımızda sağcı demokrasi bekçileri, solumuzda kendi oy sandığını bile bulamayan ve oy atamayan solcu demokrasi bekçileri gözetiminde yürütüldüğümüz çıkmaz sokağın resmini çizmek istedim.

    “Ehveni şerreyn tercih olunur” kuralı gereğince Ateiste, putpereste karşı Ehli kitabı, ölüme karşı sıtmayı tercih ede ede biz de elli yıldır “Evveni şerreyn” e bağımlılık kazandık.

    “İyi, güzel, devamlı ve değerli olan İslam” gönlümüzde iman olarak, hayatımızda namaz ve başörtüsü olarak kaldı.

    Uyuşturucu bağımlılarının bir tedavi merkezi var.

    “Ehveni şerreyn” bağımlılarının tedavi merkezi de yok.

    Baştabibimiz afedersiniz Sayın Başbakanımız:

    “Bugün çıkan 'evet' kararı, milletimizin demokrasi özleminin bir neticesidir." Dedi.