ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    Dalkavuklara dikkat


    Biz, bu dünyaya, dünyayı ve Kur'an'ı okumaya geldik. Rabbimizin iki türlü kanunu vardır.



    Tabiat kanunları



    Şeriat kanunları.



    Okullarda okuduğumuz fizik kimya, biyoloji, müzik, uzay bilimleri, madenler, deniz bilimleri, orman bilimleri... hepsi dünyayı okumaktır ve hepsini Allah yaratmış ve kanunlarını koymuştur.



    Gül, dalında iken bülbül konarken, gül çürüyünce üzerine sinek konar.



    Bu Rabbimizin kanunudur.



    Bülbül gibi olmayı veya sinek gibi olmayı tercih işi bize verilmiştir.



    Mümin veya kafir olmayı Rabbimiz, bize bırakmıştır.



    Rabbin kitabını okumayı ve ona uymayı veya Rabbin yarattığı kendimiz gibi birinin kurallarına uymayı bize bırakmış.



    Olmaz, insan kendisini yaratanın kitabı varken kendisi gibi ölümlünün beyin salgısına kendi beynini çanak yapmaz demeyin.



    Allah korusun, insan gülden nefrete başlarsa sinek gibi küllüğü kendine mesken edinirmiş.



    Dalkavuklar da küllük üzerine kasideler okurmuş.



    Dalkavukluk imtihanı açılmış.



    Bir futbol sahasını dolduracak kadar müracaat olmuş.



    Sırayla imtihana alınana "Senden Dalkavuk olmaz" dendiğinde Dalkavuk, kimlerin yanında çalıştığını kaç Başbakan, kaç Bakana hizmet verdiğini söylermiş ama imtihanı kazanamazlarmış.



    İçeri giren birine yine "Senden Dalkavuk olmaz" dendiğinde Dalkavuk, "Aman efendim, ben sizin ferasetinize hayran oldum. Gerçekten benden Dalkavuk olmaz. İsabet buyurdunuz." Demiş.



    Dalkavuk arayan yetkili "İşte aradığımı buldum. Sen çok iyi bir Dalkavuksun" dediğinde "Arife tarif gerekmez. Siz münasip görmüşseniz, size layık olmaya çalışırım efendim" demiş ve imtihanı kazanmış.



    Çok sağlam bildiğimiz insanların bu kadar yanlışı nasıl yaptıklarını sorayım diye Kur'an'a müraccat ettim.



    Kur'an bana "Biz, onlara yardakçılar (dalkavuklar) musallat ederiz de, onlara yaptıklarını ve yapacaklarını güzel gösterirler. Kendilerinden önce gelip geçen cin ve insan toplulukları içinde (azap) sözü onlara hak oldu. Şüphesiz onlar hüsranda oldular." (Fussılet sûresi, ayet 25)



    Hakkın sözüne kulak vermeyip sırt dönenlere, doğru söz yerine kendisi gibi insanların değerlerini koyanlara uluslararası dalkavuklar musallat olurlar, Kötü arkadaşlarla çepeçevre kuşatılırlar. O kötü arkadaşları, onun yaptıklarını kendisine allarlar, pullarlar, süslerler, bulunmaz Hint kumaşı diye satarlar.



    Kişinin yüzüne karşı öven, arkasından söven veya kameranın önünde öven, kamera arkasında söven riyakar dalkavuklar, bin maskeli canavarlardırlar.



    Kameranın önünde yerdiğiyle halktan aferin alan, kamera arkasında yerdiği adamla iş bitirenler de maskeli balonun figüranlarıdırlar.



    Ar damarları çatlayanlar, alın teri dökmemek için yüzsuyu dökenler, gelene ağam, gidene paşam diyenler, her gelene kuyruksallayanlar, Allah'a değilde Allah'ın kullarına kul olanlar balosunun daimi üyeleridirler.



    Rabbim onların; "Ah ben ne yaptım. Keşke filan adamı kendime arkadaş seçmeseydim. Peygamberle arkadaş olsaydım, peygamberler yoldaşım olsaydı" diye mahşer yerinde sızlanacaklarını haber veriyor. (Furkan sûresi, ayet 27-28)