ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    EN ÇOK SEVDİĞİNİZİ SÖYLEYİNİZ


     EN ÇOK SEVDİĞİNİZİ SÖYLEYİNİZ

    08/04/2019/Pzrts/Milligazete

    Siz, şu anda, yaşınıza göre, sağlığınız, gıdanız, eğitiminiz, makamınız, mevkiiniz…gibi senin sevdiğin her şey konusunda sana destek olan, yardım, eden, yol gösterenleri önem sırasına göre yaz deseler kimleri yazardınız.

    Kendinize bir soruverin ve cevapları yazmasanız bile hatırınızdan geçiriverin.

    Anneniz, babanız, akrabalarınız, hocalarınız, komşularınız, hatırlı tanıdıklarınız….

    Sıraya girebilenlerin size yaptığı yardımları saymaya kalksanız neleri yazabileceğinizi de hatırdan geçiriniz.

    Size yardımı olanların hepsinin, yaptığı yardımların hepsini toplayın almakta olduğunuz bir tek nefesin karşılığı olmaz desem ne dersiniz?

    “Hadi canım”  diyorsanız hemen ağzınızı kapatınız, burnunuzu da iki parmağınızla kapatınız ve bir dakika nefessiz durmaya çalışınız.

    İşte o zaman anlarsınız Kanuninin:

           “Halk içinde mu'teber bir nesne yok devlet gibi, 

            Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat  gibi” sözüne hak verir misiniz bilmiyorum. Çünkü Kanuni bu beytini sağlıklı ve saltanatlı günlerinde söylememiş. Hasta yatağında yatarken söylemiş.

    Çıkan nefes girmese sıkıntı, giren nefes çıkmazsa yine sıkıntı.

    Dakikada en az yirmi nefes alıp yirmi nefes versek, dünyanın bütün makam ve mevkilerinden, merkez bankalarındaki paralardan daha değerlidir,  kırk defa tattığımız hava nimeti  Rabbimizin bize lütfudur.

    “Yine her şeyi Allaha bağlama” diyenler, Allah’tan gelip ona dönmeyen bir şey göstersinler.

    Her dakikada kırk tane nimetini lütfeden Rabbimizin adını anarken, hiçbir insanın adını onun adı önüne geçirmeyelim.

    Mesela, son bir hafta içerisinde, tanıdıklarınız veya tanımadıklarınıza, sevdiğiniz bir insanı tanıtma konusunda söylediğiniz kelimeler ile size her dakikada kırk nefes lütfeden Allah’ı tanıtma kelimelerini saysanız hangisi fazla gelir?

    Veya sevdiğiniz bir adama birileri küfretse ne yaparsınız?

    Bütün sevdiklerinizi, hatta o sevdiğin insanı da yaratan Rabbinize biri küfretse ne yaparsınız?

    Sarhoş, bizi çözmüş. Sarhoş kızdığı adamın anasına avradına söverse dayak yediğini görünce onlara sövmez de kızdığı adamın Allah’ına kitabına sövermiş, sövülen de “Töbe töbe, git oğlum belanı benden arama” der orayı terk edermiş.

    Yazarlarımız, bir yıllık yazlarında en fazla kimi savunduklarına dikkat etsinler ve gözlerini kapatıp geriye doğru zaman tünelinde en çok övdüğü ve savunduğu, her an ona gıda veren, sayısını bilemediğimiz hücrelere hayat vermeye devam eden Allah celle celalühü mü yoksa bizim gibi ölümlü ve değerli bir adamı mı daha çok övüp savunmuşuz bir hayal ediversinler.

    “Ne yapalım”

    Allah’ın kulu olmayı kabul etmekle dünyada 200 kadar devlet yöneticilerinin kulu olmaktan kurtulduğumuz bilgisini tazeleyelim.

    Onun emrinde, 24 saat sefere hazır at, tank, uçak gibi “hazır ol” vaziyetinde duralım.

    Kitabını günlük yapacaklarımızı öğrenme kitabı olarak devamlı okuyalım.

    Öğrendiklerimizi uygulamada O’nun gönderdiği, Alemlere rahmet Hazreti Muhammedi örnek ve önder olarak görelim.

    Özelde bütün Müslümanları, genelde bütün insanlığı, Rabbimizin kulu, hazreti Adem’in çocuğu, Hazreti Muhammedin icabet ve da’vet ümmeti olarak kabul edip Trump, Merkel, Putin kurallarına göre değil, yaratan, yaşatan ve yöneten Allah celle celalühün kurallarına göre yaşamaları için sahip olduğumuz gücün tamamını kullanalım. Rabbimiz yardımcımız olsun.