FÂTİHİN
FETİH-NÂMESİ (4)
Allah (c.c.) bu kulunda, saltanat koltuğunun
kanununu düzenlemek, ülkeyi korumak ve gözümüz nuru Şeriatın farz kıldığı cihadı
ihya gibi iki büyük mutluluğu toplayınca bu kul saltanat ahkamının icrasıyla
mübarek kıldığı mukaddes topraklara doğru yüceliklerin iftihar ettiği
güzellikler hazinesi Emir Celaleddin Kabuniyi hediyeler, esirler, köleler,
kumaşlar ve diğerleriyle selam, dua ve sena dolu mektupla gönderdi. (Allah onun
dönüşüyle bizi rızıklandırsın) Bir başka mektupla bunlar etraflıca açıklandı.
Hediyelerimiz
bizim üzerimize düşene oranla, denize oranla damla gibi kalırsa da, hüsnü kabul
göreceği umulur.
Allah, hilafet
makamını öpmekle ve saltanatın güzel haberleriyle şereflenmeyi size
kolaylaştırırsa (Allah o hilafeti adaletle ve zaferle gücünü artırsın.) temiz
zatınızı sıhhat, selamet ve güzelliklerle mutlu bir şekilde karşılanacağınız
umulur ve temenni olunur.
Allah
zatınızın devletini dini ve dünyevi yönden devamlı eylesin. Bizde sizin yüce
makamınızı görmek güzel meclisinizde bulunmaktan şeref duyarız.
O güzel yerlerin güzel dualarını bekleriz. Duaları
Nebiyyi müctebanın bereketiyle kabul eden Allahtır.
Selamların en güzeli ona olsun. Nimetleri için Allaha
hamd olsun, Salat, Muhammed (s.a.v.)e ve aline olsun. Her şeyin doğrusunu bilen
Allahtır ve dönüş Onadır.
Mektup
burada sona eriyor.
Münşeatı
Feridun 1/235 de bu mektup biraz değişik şekliyle verilmiş kitabın kenarında
Türkçe özeti de verilmiş. Bu mektuba verilen cevap da verilmiş. Bu Fetih-nâmenin bir benzeri de
Mekke şerifine ve İran şahı, Cihanşah Mirzaya yazılmış. Kederde ve kıvançta
bir olmayı bilmişler ve Dünyaya yön vermişler.
Feridun
beğ: Sokollunun himayesinde Divan katipliğinden Nişancılığa kadar yükselen ve
1583 de ölen değerli bir devlet adamıdır.
Münşeat: Sevgili
peygamberimizin, Hz. Ebubekirin, Hz. Ömerin, Hz. Osmanın, Hz. Alinin, Osmanlı
devletinin kurucusu Osman beyden üçüncü Murata kadar gelen sultanların yabancı
devlet başkanlarına yazdıkları mektupları topladığı 1226 sayfadan oluşan iki
ciltlik eseridir.
Kültür
Bakanlığından veya Türk Tarih Kurumundan bu eserin Türkçeye kazandırılmasını
temenni ederim.