ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    GEÇMİŞLE MEŞGUL ETMEDİ


    GEÇMİŞLE MEŞGUL ETMEDİ

    23/09/2020

    Mahmut Toptaş

    Hazreti Ömer (R.A.) i karalayan bir kitabı okuyan biri  bana “Ne diyorsun?” diyor.

    - Bu kitabı kim yazmış?

    -Terceme

    - Terceme de olsa biri yazdı. Sen o adamamı inanıyorsun?

    - Ama kaynaklarını vermiş.

    - Kaynak dediğin kitapları  yazan senin gibi bir adamdırlar. Ben sevgili peygamberimin:

    عَنْ خَبَّابِ بْنِ الأَرَتِّ ، قَالَ سَمِعْتُ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ : اللَّهُمَّ أَعِزَّ الإِسْلاَمَ بِأَحَبِّ الرَّجُلَيْنِ إِلَيْكَ بِعُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ أَوْ بِأَبِي جَهْلِ بْنِ هِشَامٍ

    “Allah’ım, senin katında şu Hattab oğlu Ömer ile Hişam oğlu Ebu Cehil’den hangisi daha sevimli ise, onunla bu İslam’ı güçlendir” diye duası sonunda Ömer (R.A.) Müslüman olduğu ve Allah katında sevimli olduğu haberi benim için yeterlidir” dedim. (Tirmizi, Sünen, K. Menakıb, bab 18, Hakim, Müstedrek,  Bab Menakıbi Ömer, Hadis no 4485)

    Hazreti Osman’ı, peygamberimizin kendi kızıyla evlendirmesi, o vefat edince ikinci kızıyla evlendirmesi Hazreti, Osman için en sağlam delildir.

    Hazreti Ali ile kızı Fatıma’yı evlendirmesi de aynı.

    Onu için Kur’an karşıtı kim ne söylerse geçersizdir

    Sünnet karşıtı kim ne söylerse geçersizdir.

    Rabbimiz buyurur:

    يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا لَا تُقَدِّمُوا بَيْنَ يَدَيِ اللَّهِ وَرَسُولِهِ وَاتَّقُوا اللَّهَ إِنَّ اللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

    Ey iman edenler, Allah ve Rasülü'nün önüne geçmeyin/geçirmeyin ve Allah'tan sakının, şüphesiz Allah her şeyi işiten, her şeyi bilendir.” (Hucurat süresi ayet 49/1)

    Belki uydurulmuş bir hikayedir ama ben Facebook’tan okudum amam bir gerçeği ifade eder:

    Hikayeye göre Almanya’da iki işçi, kavga etmişler, karakolluk olmuşlar. Komiser bunları dinlemiş konu, Hüseyin mi haklıydı, Yezit mi haklıydı konusuymuş.

    Komiser, polisin birine “Hüseyin’le Yezidi” getirin demiş.

    Kavga edenler, “Onlar gelemezler 1300 sene önce öldüler” derler.

    Komiser, “Bunları akıl hastahanesine götürün”

    1300 yıllık kavgayı sürdürene ne denir?

    Bu hikayeyi yazan adamın cehaletine  nedir?

    Yeryüzünde Yezid’i savunacak bir tek adam, Hanefi, Şafii, Maliki ve Hanbeli mezhebinde bir tek insan bulunamaz.

    Hatta Hüseyin (R.A.) ın anısına çocuğuna Hüseyin adı verilen isim, Sünni köylerde daha fazladır. İnanmazsanız araştırın

    Sevdiğim bir dostum, “Buhara, Semerkant ve Taşkent’in nasıl elden çıktığını anlatan bir kitap hediye ettiğinde “Bu kitabı okumam, bana Semerkand’ı, Buhara’yı, Taşkent’i nasıl elde ederiz diye yazılmış bir kitap getirirsen onu okurum” demiştim.

    Peygamber efendimizin ve bütün peygamberlerin tebliğinin merkezi, ilahların yıkılıp bir tek Allah inancının ikame edilmesi idi ve efendimiz de buna başladı.

    Bugün bir kısım insanımızın yaptığı gibi, önce putun ve putculuğun tarihçesiyle uğraşıp put yapımcılarının psikolojik durumlarının tahliline girişmedi.

    İçkiyi yasakladı ama içkinin tarihi seyrini nerelerden geldiğini, kimlerin icat ettiğini araştırmadı.

    Küfürleri sebebiyle Ad ve Semud kavminin helak olduğunu onun için inat etmemeleri gerektiğini söyledi; ama Ad kavminin nerede, ne zaman, hangi komutanın başkanlığında, kaç kişi olduklarını söylemedi.

    O hep yarına yönelik emirler, yasaklar ve haberler veriyordu.

    “Geçen geçmişti.”

    Fıtratı bozulmamış her insan, işkenceye karşıdır.

    İşkenceye taraftar olanlar ya işkence görerek büyüyen ve büyüyünce intikam almak için o yolu seçenler veya baba mesleği gibi amirinden devralanlardır.

    Her ikisi de dengesi bozuk insandır.

    Allah’ın dikenler arasında gül çıkardığı gibi birçok İslami diriliş hareketlerini de işkencelerin en şiddetli olduğu zamanlarda başlatmıştır.

    İşkence yapanlar kendi taraftarlarını kaybetmişlerdir.

    Ebu Cehil’in, peygamber efendimize işkence yaptığını duyunca Hamza, doğru Ebu Cehil’in yanına varmış. Mekke parlamentosunda Ebu Cehil’in başını yaralamış ve Müslüman olduğunu bütün Mekkelilere ilan etmiştir. Allah ondan razı olsun.

    “Buruc” suresinin tefsirinde Ashabı Uhdud’un, işkence yapan devlet başkanının işkence merasiminde binlerce insanın Müslüman olduğunu haber verir, peygamber efendimiz.

    Kabile savaşları yaparken Müslüman olan Arapları, geçmişle yüzleştirmeden yüzlerini Ka’be’ye döndürmüş.

    Gözler hep öne bakar. Biz eskici değiliz. Geleceğin mimarı olalım.