ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    HİSSEDİN, TEBRİK EDİN, HEDİYE VERİN, YARDIMCI OLUN


    HİSSEDİN, TEBRİK EDİN, HEDİYE VERİN, YARDIMCI OLUN

    14/10/2020

    Mahmut Toptaş

    Sevgili peygamberimizin ashabı/arkadaşlarının mesleklerine baktığımızda toplumun bütün katmanlarından meydana geldiğini görürüz.

    İlk Müslüman olanlar:

    Hazreti Hatice anamız,

    Hazreti Ebubekir,

    Hazreti Ali,

    Hazreti Zeyd bin Harise, Allah hepsinden razı olsun.

    Hazreti Hatice anamız, kadınları temsil eder. Hazreti Ebubekir şehrin ileri gelenlerinden ve aynı zamanda Mekke parlamentosunun saygın üyelerinden ve de Ensab bilgini/bu günkü ifadeyle Arap tarihini en iyi bilenlerden.

    Hazreti Ali çocukları temsil eder. Hiçbir zaman kafirliğe, şirk bataklığına düşmeyendir.

    Hazreti Zeyd ise bu günkü işçileri temsil eder.

    Bu dört sınıftan dört insanın Müslüman olmasını bilmek yeterli değil, bizim de bunları öğrendikten sonra toplumda yaşayan her telden insanın kula kul olmasını engellemek ve yalnız yaratanına kul olmasını sağlamaya çalıştık mı? Çalışalım.

    Asıl adı Temadur binti Amr olan “Hansa” diye ünlenen kadın şair, Müslüman olmadan önce şiir yarışmasında jüri başkanı “Eğer kadın olmasaydın seni ikinci yapardım” dediği bu kadın sahabenin şiirleri Türkçe hariç batı dillerine terceme edilmiş.

    Günümüzde şöyle düşünün, bu yılın şairi seçilen veya gündemde çok fazla kalabilen bir erkek veya kadın şair ile ilgilenme ihtiyacı hissettiniz mi? Hissedin.

    Nobel Edebiyat ödülü alan zat ile hiç buluşma yolu aradınız ve de tebrik etmeyi hatırdan geçirdiniz mi? Geçirin ve tebrik edin.

    Sevgili peygamberimiz, o günün en ünlü pehlivanı Ebu Rukane’ye  İslam’ı tebliğ edince Ebu Rukane, “Beni güreşte yenersen Müslüman olurum” demesi üzerine o riski göze alarak güreşi kabul eden sevgili peygamberimiz üst üste üç defa pehlivanı yenerek Müslüman olmasını sağladığını bir anlatım şekliyle biliyoruz da bu tür risklere hiç girdiğiniz mi? Giriniz.

    Cahiliyye dönemi şairlerinden Lebid, Hansa, Hassan, Ka’b bin Malik…gibi şairler Müslüman olmuşlar ve çok güzel hizmetler etmişler.

    Hatta Ka’b bin Malik’in şiiri, Arap şairlerine ve diğer dillere de terceme edildiğinden her okuyanının ufkuna binlerce yeni ufuklar açmaya devam ediyor. (Türkçe tercemesi var)

    Ve benim sevgili peygamberim, Ka’b’ın şiirini dinledikten sonra sırtındaki hırkasını ona hediye ediyor.

    Hiçbir şaire hediye verdiğiniz oldu mu? Olsun.

    Yemenle Şam arasında ticaret kervanları olan sahabeler de olmuş ve onlar da Müslüman olmuşlar ve de mallarını Allah yolunda harcayarak uzak diyarlara İslam’ın ulaşmasını sağlamışlar.

    Abdürrahman Bin Avf, Müslüman olmadan önce de sonra da ashabın zenginlerindendir. Zengin olmaya hep onu örnek veririz de onun bir seferde beş yüz deve yükü malını bağışladığı örnekliğini pek dile getirmeyiz. Getirelim.

    Günümüzde zenginliğiyle öne çıkmış birinin adı geçtiğinde hemen aklımıza “Çok söz yalansız, çok mal haramsız olmaz” sözü gelir ve basında aleyhinde söylenmiş sözleri dillendirerek dilimizi kirlendiririz. Kirletmeyelim.

    Halbuki tanımadığımız bu insanın batıl yollarını hakka, haram kazancını helala yöneltme yolunda bir çalışma yaptık mı? Yapalım.

    Kur’anı Kerimin 18 ayetinde “Ey insanlar...” diye başlar.

    5 ayetinde “Ey Adem’in çocukları,” diye başlar ve bugün yedi milyara yakın insanı Adem aleyhisselâmın çocuğu olarak görür ve hepsine birden hitap eder.

    12 ayette “Ey ehli kitap,” diyerek Yahudi ve Hıristiyanlara, kitabı seven, sayan, sahip olan insanlar olarak bakar.

    6 ayette “Ey İsrail oğulları.....” diyerek başlar.

    İsrail, Ya’kub aleyhisselâmın adıdır.

    Yani Kur’an bize edep öğretir. Yahudilere ve Hıristiyanlara “Ey peygamber Yakub’un çocukları” diyerek çağırmamızı ister.

    Bu ayetler, konuşma, tanışma ve tartışmaya başlarken “Ey insanlar,” veya “Ey Adem’in çocukları,” diye başlamamız, güçlülerle güçsüzleri, zenginlerle fakirleri, Doğuluyla Batılıyı, Güneyliyle Kuzeyliyi eşit kabul edip   öyle hareket etmemiz içindir.

    Kendileriyle diyaloga girdiğimiz Avrupa ve Amerikanın nüfusunu toplasanız bir Çin nüfusuna denk gelmiyor.

    Çin, Hindistan, Japonya, Filipinler, Afrika, Rusya ve bütün dünyadaki insanları, ilk atamız ve ilk peygamberimiz Hz. Adem’in çocuğu kabul ediyoruz.