ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    KUDÜS FETHEDİLİRSE MERİDYENİN 0 NOKTASI GREENWİCHG DEĞİL AYASOFYA OLUR


    KUDÜS FETHEDİLİRSE MERİDYENİN 0 NOKTASI GREENWİCHG DEĞİL AYASOFYA OLUR

    27/07/2020

    Mahmut Toptaş

    Güneş doğmadan önce gökyüzünde tan yeri ağarınca, yeryüzündeki bütün hayvanlar, otlar, ağaçlar, birbirinden habersiz sandığımız anda hareketlenir.

    Bizim gibi saat taşımayan horozlar aynı anda, hepsi birden şafağın attığını, tan yerinin ağardığını, öterek bildirirler.

    Bize de hayata başlarken sabahleyin, hayatı yaratan Allah celle celalühe dört saygı duruşu, dört ruku, sekiz secde ile hamd ve şükrünü yerine getirip hayata öyle başlamasını hatırlatırlar.

    Bu günlerde bulunduğum yerde çekirgeler ve kumrular da bu uyarıcı orkestraya katılıyorlar.

    Bir makalemde, iki yüz tane çalar saati, saat beşe kursanız ve en hızlı uçaklarla iki yüz devletin devlet yönetim merkezine koysanız, saat beş olunca hepsi birden aynı anda çalmaya başlarlar.

    “Biz, saat gibi cansız değiliz ki, neden kurulmaya izin verelim? Diyen olabilir.

    Yeryüzünde kurulmayan bir tek insan yoktur.

    Anne ve babasından duyduğu ilk kelimeler ve mimikler, kişiyi kurmaya başlarlar.

    Sonra gittiğiniz eğitim kurumu sizi kurar.

    Bağlandığınız siyasi, ticari, sosyal…guruplar, kurulumunuzu devam ettirirler.

    Müslümanlar, biraz daha dikkatlidirler, kendisi gibi bir insanın değil, yaratanının kurmasını isterler ve O’nun gönderdiği kitaba ve o kitabı nasıl anladığını ve uyguladığını gösteren sevgili peygamberimize göre kendini ayarlamaya çalışırlar.

    Müslüman olmayanlar, kendileri gibi birinin yazılımına göre hareket eden robot olur, Müslüman ise yaratanının indirdiğine göre hareket eden insan olur.

    Bu güne kadar ülkemiz üzerinde halkımızın gavur olması için milyar dolarlar harcayanlar, darbeler yaptıranlar, Ayasofya’nın açılmasıyla bir daha yıkıldılar.

    350 bin insanın açılışa canlı olarak katılması yanında, bütün dünya Müslümanları da nefeslerini keserek televizyonlarından izlediler.

    Z gençliği, ateist gençlik, deist gençlik, komünist gençlik, rapçiler…gibi gençlerimiz için: “Dünya görüşü yok bunların” dediğimiz ve “elinden telefonu düşürmez” dediklerimiz, 24 Temmuz 2020 Cuma günü Ayasofya’da Cuma namazı kılındıktan sonra, Facebook, Istagram, WhatsApp, YouTube, Google…gibi aracılarla Türkiye’ye ve tüm dünyaya, birbirinden habersiz, birbirini tanımayan bu insanlarımız aynı anda “Zincirler kırılacak Kudüs açılacak” gibi bu anlama gelen ve benim de aklıma gelemeyecek kadar cümleler kuran insanlarımız, eli oynaşta olsa da gönlünün merkezinde İslam olduğunu ortaya koyuverdiler.

    Gazete ve televizyon yayınlarından da öğrendiğime göre bütün dünyadaki Müslümanlar bayram yapmışlar.

    İsra süresinin birinci ayetinde “Mescid’i Aksa” diye geçen Mescid, Sevgili peygamberimizin dilinde değer bakımından üçüncü sıradadır.

    Birincisi Mekke-i Mükerremedeki “Mescidi Haram” İsra süresinin birinci ayetinde geçer.

    İkincisi, Medine-i Münevveredeki Mescid-i Nebevi,

    Üçüncüsü ise Mescid-i Aksa’dır.

    Sevgili peygamberimiz:

    عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ ، رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ ، عَنِ النَّبِيِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ : لا تُشَدُّ الرِّحَالُ إِلاَّ إِلَى ثَلاَثَةِ مَسَاجِدَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ وَمَسْجِدِ الرَّسُولِ صلى الله عليه وسلم وَمَسْجِدِ الأَقْصَى

    “Ancak üç mescide uzun ve zahmetli yolculuk yapılabilir: Mescid-i Haram, Mescid-i Rasül, Mescid-i Aksa” buyurmuş. (Buhari, Sahih, K. Fezail’üs-Salat bab 1, Sıyam, bab 67, Müslim, Sahih, K. Hac, bab 74, Ebudavud, Sünen, K. Hac, bab 97)

    Ufukta güneşin ışınları görülmeye başlayınca her canlı, kendi durumuna göre ondan etkilendiği gibi, Ayasofya’nın açılış haberi, her Müslümanın gönlündekini dışa vuruverdi.

    Birbirini tanımayan milyarlarca Müslüman kendi kabiliyeti, bilgisi, birikimi kadar olumlu tepkisini gösteriverdi.

    Aynı güneşte yandığımız, aynı soğukta donduğumuz gibi aynı havalar estiğinde hepimizin gönlüne aynı duygular geliverir.

    Eski dilimizde “Efkarı umumiyye”, “Ma’şeri vicdan”, yeni dilimizde “kamu oyu”, kolektif akıl gibi duygular, birden neşv-ü nema buluveriyor ve içteki hisler, kelimeler ve davranışlarla aynı anda dışa vuruveriyor.

    İçimizdeki sızı/yor.

    Halkı Müslüman olan bazı ülkelerin yöneticilerinin gönlü bizimle, kılıçları ise Allah’tan daha fazla korktukları din düşmanı devletlerin yanında olsalar da, halkları Müslümanların yanındadır.

    Denesinler, Mısır’da, Suudi Arabistan’da, Esed’in Suriye’sinde oylama yapsınlar:

    “Mescid-i Aksa” dan Siyonistlerin çıkmasını ve Kudüs’ün özgürlüğünü isteyenler, beyaz kağıdı sandığa atsınlar,

    Mescid-i Aksa’nın Siyonistlerin zincirleri altında esaretine devam etsin” diyenler, siyah kağıdı sandığa atsınlar” densin ve oylama yapılsın.

    Oylama, gizli yapıldığından devleti yönetenler de beyaz kağıt kullanırlar ve  yüzde yüz oylamayı kazanırlar.

    Dünya haritasında Ayasofya’nın üzerinden düz bir çizgiyi Mekke’deki Kabe’de sonlandırmışlar ve o çizgi de Kudüs üzerinden geçmiş.

    Meridyen çizgisini İngilizler “Güneş batmayan” imparatorlukları zamanında Londra’nın Greenwich semtinden geçirmişler.

    Şimdi İngiltere güneş doğmayan bir adacığa sığındı. Hatta bir İngiliz karikatürist, İngiltere başbakanı Tony Blair’in boynuna bir tasma takmış ve tasmanın ucu, Amerika Cumhurbaşkanının elinde idi.

    Meridyenin sıfır noktası, Osmanlıda olduğu gibi Ayasofya’dan geçeceği günleri de göreceğiz inşallah.