KURTULAN KURTARIR
09/02/2018
Kendini kurtaramayan başkasını kurtaramaz.
Kendini kurtaran kaptan gemisini de kurtarır.
Denizde boğulmak üzere olanı kurtarmak için
atlayan ama yüzme bilmeyen adam, onun boğulmasını hızlandırır ve kendisi de
boğulur.
Cennete göre hapishane hükmünde olan bu
dünyadan alnımız açık olarak kurtulmanın yolu, cennete doğru koşanların
ardından gitmek ve etrafımızı da bu yola sevk etmekle olur.
Cankurtaran ehliyetini alanlar kurtarır denize
gark olanı.
Günah denizinde boğulmadan yaşamayı öğrenenler
kurtarır haramileri, faizcileri, köşe dönücüleri, hırsızları, katilleri,
teröristleri, rüşvetçileri
..
Rabbimiz:
يَا
أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا قُوا أَنْفُسَكُمْ وَأَهْلِيكُمْ نَارًا
Ey iman edenler, kendinizi ve ailenizi
ateşten koruyun.. diyor. (Tahrim süresi ayet 66/6)
Önce kendimizi, sonra çevremizi koruyacağız.
Çevremiz de anne, baba, eş, evlat, amca, hala,
dayı, teyze ve çocukları, apartmandakiler, mahalle, şehir, ülke ve gücümüzün
ulaşabildiği tüm insanlık bizim ailemizdir.
Onun için sevgili peygamberimiz için Rabbimiz
buyurur:
وَمَا
أَرْسَلْنَاكَ إِلَّا كَافَّةً لِلنَّاسِ بَشِيرًا وَنَذِيرًا وَلَكِنَّ أَكْثَرَ
النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَ
Biz, seni bütün insanlara müjdeleyici ve
uyarıcı olarak gönderdik. Ancak insanların bir çoğu bilmezler. (Sebe
süresi ayet 34/28)
Sevgili peygamberimiz, bütün insanlara
peygamber olarak gönderildiğine göre biz de hedef olarak bütün insanlığı
alacağız.
Rabbimizin yarattığı, yaşattığı tüm insanlığın
yanlış yola gidenlerini uyarmak, doğru yolda olanlarını müjdelemekle görevliyiz.
Bunu yaparken kendimizden, ailemizden ve yakın
çevremizden başlamalıyız.
Boyumuzu aşan büyük işleri hayalle bir ömür
geçirmek yerine küs komşusunun gönül denizine bir gülümseme damlası düşürmek
daha faydalı.
Şehrin merkezine yapılacak İslami ilimler
medresesi açma teşebbüsünde iken üst katı Himalaya dağlarının karla soğutulmuş
mermerlerinden yaparak yazın serin, alt katı Sahra çölünün granitlerinden
yaparak kışın sıcak olmasını hayalle vakit geçirmek yerine bir tuğla götürmek
daha iyidir.
Sevgili
peygamberimiz:
عَنْ شَدَّادِ بْنِ أَوْسٍ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ «
الْكَيِّسُ مَنْ دَانَ نَفْسَهُ وَعَمِلَ لِمَا بَعْدَ الْمَوْتِ وَالْعَاجِزُ
مَنْ أَتْبَعَ نَفْسَهُ هَوَاهَا وَتَمَنَّى عَلَى اللَّهِ ». قَالَ هَذَا حَدِيثٌ
حَسَنٌ. قَالَ وَمَعْنَى قَوْلِهِ « مَنْ دَانَ نَفْسَهُ ». يَقُولُ حَاسَبَ
نَفْسَهُ فِى الدُّنْيَا قَبْلَ أَنْ يُحَاسَبَ يَوْمَ الْقِيَامَةِ. وَيُرْوَى
عَنْ عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ قَالَ حَاسِبُوا أَنْفُسَكُمْ قَبْلَ أَنْ
تُحَاسَبُوا وَتَزَيَّنُوا لِلْعَرْضِ الأَكْبَرِ وَإِنَّمَا يَخِفُّ الْحِسَابُ
يَوْمَ الْقِيَامَةِ عَلَى مَنْ حَاسَبَ نَفْسَهُ فِى الدُّنْيَا.
Yiğit,
kendini hesaba çeken, ölümden sonrası için güzel iş yapandır. Aciz kişi ise nefsini,
hevasına uyduran, ve iş yapmayıp Allahtan (amelsiz/eylemsiz) temennide
bulunandır
Hazreti Ömer
bu hadisi şöyle açar: Hesaba çekilmeden, kendinizi hesaba çekiniz. Allaha arz
olunacağınız büyük mahşer günü için nefsinizi süsleyiniz. Dünyada nefsini hesaba
çekenlerin ahirette hesabı hafif olur buyurmuş. (Tirmizi, Sünen, K. Sıfatül
Kıyamet, bab 25, İbni mace, Sünen, K. Zühd, Bab 31)
Kuran-
Kerimde Ey iman edenler kelimesinin hemen arkasından İslamın kurallarına,
halkın maslahatına uygun olan amel-i salih işleyin kelimesi gelir.
Haydin,
gönlünüzde sevgiyle büyüttüğünüz bir çiçeğin kokusuyla tütsülediğiniz bir
selamı, güller açan bir yüzle gönderin eşinize, komşunuza, tanıdığınıza,
tanımadığınıza.
Yarım
ekmeğinizi paylaşın ama, sağ elle verdiğinizden sol elinizin haberi olmasın.
Bulunduğunuz
daire, dükkan, fabrika, kışla, karakol, kışla, tarla
.da her gün bir Ayet ve
bir Hadis hediye edin dostlarınıza ve konunuz bütün sevdiklerinizi ve sevginizi
yaratanın kelamı olsun.