MEVLİDİ ANMAK VE ANLAMAK
19/11/2018/Salı/Milligazete
İlk vahyi, ilk duyan, sevgili peygamberimizin
ilk eşi hazreti Hatice annemizdir.
Bunu bilmeyenimiz yoktur.
Okullarda Siyer/siret derslerinde, ev
sohbetlerinde, peygamber efendimizin hayatını okumak istediğimizde ilk
sayfalarda bu bilgiyi öğreniriz.
Öğrenmek uygulamayı gerektirir.
Bu bilgi bize sevgili peygamberimizin tebliğ
metodunu öğretir.
Yani eğitime kendi ailemizden başlayacağız.
İndirilen ayetleri öğrendikçe önce kendi
hayatımızda yaşayacağız, sonra eşimize, çocuklarımıza öğretip yaşatacağız.
Bu Hazreti Aişe annemiz üzerine doktora tezi
yapıp da doktor unvanıyla Üniversitelerde öğretim üyesi olan çok insan vardır
dünyamızda.
Hazreti Aişeden iki binin üzerinde Hadis
rivayet edilmiş.
Sonra İslami eğitimi akrabalar ve daha sonra
komşular, mahalle, şehir, ülke ve gücümüzle orantılı olarak tüm dünyaya
yayacağız.
Yalnız bilgi yaymayacağız. O sunduğumuz
bilginin nasıl uygulanacağını göstererek öğreteceğiz.
Mesela bu günden başlayalım, ailenin en fazla
birlikte olduğu gün ve saati belirleyerek o gün ve saatte bir araya gelerek en
az bir saat Rabbimizden bize gönderilen kitabımız olan Kuran-i Kerimden bir
sayfanın Arapçasını teker teker okuyalım, harf ve hareke hatalarını düzeltelim
ve sonunda o bir sayfada geçen ayetlerin tefsirini bir okuyuverelim.
Hazreti Hatice annemize ilk okunan ayetlerde
Müddessir süresinde, kıyama kalkılmasını
emreder.
İlk partisi kapatıldığında Merhum Necmeddin
Erbakana Hadi git bundan sonra evinde Kuran oku diyen kurt politikacıya:
Kuran okumaya başladım, o bana Kum fe enzir/Kalk ve uyar diyor demiş diye
sosyal medyada dolaşan bir hatıra var.
Sevgili peygamberimiz, eşiyle beraber tebliğe
başlarlar. Çocuk yaşında hazreti Alide bu kıyama katılır.
Biz bunu öğrendikten sonra, eşimiz ve
çocuklarımızla kalkmalıyız ve yanlışların doğrusunu insanlara duyurmaya devam
etmeliyiz.
وَأَنْذِرْ عَشِيرَتَكَ الْأَقْرَبِينَ
En yakın akrabalarını uyar.
وَاخْفِضْ جَنَاحَكَ لِمَنِ اتَّبَعَكَ مِنَ
الْمُؤْمِنِينَ
Mü'minlerden sana uyanlara kanat ger.
فَإِنْ عَصَوْكَ فَقُلْ إِنِّي بَرِيءٌ مِمَّا
تَعْمَلُونَ
Eğer sana isyan ederlerse: "Ben sizin yaptıklarınızdan
uzağım" de.
وَتَوَكَّلْ عَلَى الْعَزِيزِ الرَّحِيمِ
Aziz ve Rahîm olan Allah'a tevekkül et.
الَّذِي يَرَاكَ حِينَ تَقُومُ
O ki seni (kıyama) kalktığında görür. (Şuara
süresi ayet 26/214-218)
Bu ayetin açıklamasında Taberi tefsirinin,
Hazreti Aliden naklettiği bir hadisinde
sevgili peygamberimiz, akrabalarını da uyarmak için bir yemek ziyafeti
verdiğini ve kırk kişilik bir davet olduğunu okuruz, bu bilgiyi yazar, konuşur,
imtihanda sorulursa cevap veririz de bu bilgiyi öğrendikten sonra
akrabalarımıza bir ziyafet verip akrabalığı sağlamlaştırmayı, bilmediklerini
öğretmeyi hatırımızdan geçirmeyiz.
Gelin, yeni sene Mevlid Kandiline kadar sevgili
peygamberimizin, Kuran-ı nasıl yaşadığını ve nasıl tebliğ ettiğini hem
öğrenelim ve hem uygulayalım.
Siyer/siret kitabı olarak en kusursuz, en
sağlam, en doğru kitap, Kuran-i Kerimdir.
Önce ondan okuyalım, ondan sonra değerli
hocalarımızın eserlerinden de istifade edelim.