NE YAPALIM?
Susurluk olayını anlayan var mı?
Ergenekon konusunda konuşan ve yazan herkes sözün sonunu Mahkeme kararlarını bekleyelim diyerek bitiriyor.
Menderesin asılması kararından İpekçi cinayetinden, Uğur Mumcu cinayetine kadar mahkemelerin verdiği kararlar cinayet mağdurlarını bile tatmin etmiş değil.
Maktulün varisleri Katil o değil demeye devam ediyorlar.
Herkes olayı buzlu camın arkasından seyredip kendi birikimine göre senaryo yazmaya devam ederken Ergenekon sanıkları birer ikişer tahliye olmaya başladılar.
İşin iç yüzünü öğrenebilecek miyiz?
Hayır.
Tatmin olacak mıyız?
Evet.
Sevdiğiniz senaristin söyledikleriyle tatmin olacaksınız.
Öyle ise gelin şu söylediklerimi yerine getirelim:
İç ve dış temizliğinize önem verin.
Sevdiklerinizi sevmeye devam edin.
Sevginizi artıracak hediyeleşmelere ağırlık verin.
Yaratılmışlar arasında en çok Peygamberimizi sevin.
Çünkü o, sevdiklerimize nasıl davranacağımızın mükemmel örneği ve önderimizdir.
Bizi yaratan, yaşatan, yöneten ve gözeten Allahımızın yarattıklarına Allah rızası için sevgiyle bakın.
Allahın bize iyilikleri güzel bir şekilde sunduğu gibi Onun yarattıklarına yapacağınız iyilikleri güzel bir şekilde sunun.
Hiçbir kimsenin şahsiyetini törpülemeyin, aşağılamayın alçaltmayın.
Biz, insanların üzerindeki inkâr pisliğinin düşmanıyız.
İyilikleri görün, yayılması için gayret gösterin.
Kötülükleri de yara gibi sargı altında tedavi edin.
Cerahati patlatın ama milletin midesini bulandıracak şekilde ortalığa yaymayın.
Doktorun yardığı çıbanı sargıyla sardığı gibi tedavi amaçlı gizleyin.
Hastanın doktoruna güvendiği sırlarını doktorun gizlediği gibi siz de sırlarınızı ve başkalarının sırlarını gizleyin.
Küsünce daha fazla gizleyin.
Dosta düşmana güven verin.
İşinizi, sözünüzü güzel, faydalı ve sağlam yapın.
Zalimin zulmünü engelleyerek, mazlumun yanında yer alarak hem zalime hem mazluma yardım edin.
Elinizi, dövmede değil sevmede kullanın.
Alan el değil, veren el olun.
Yük olmayın ama yük taşımaya yardım edin.
Gözünüzü açın, gönül açıcı işler yapın, gözlere sürme olacak sözler söyleyin ama açıkgöz olmayın.
Ya öğrenen, ya öğreten, ya dinleyen olun.
Malıyla, unuyla ünlenenlerden değil, ilmiyle, irfanıyla, haliyle, çevreye karşı güzel davranışlarıyla güzel bir ün bırakın.
İnsan ağzından çıkan her söze önem verin.
Her sözü duyun en güzeline uyun.
Bakışlarınız güven versin, gönül açsın, taciz etmesin, gönül karartmasın.
Gönlün kirlenmesi, denizlerin kirlenmesinden daha tehlikelidir.
Göz ve kulaklarınızdan içeriye kirli şeyler girmesin.
Ağzınızdan çıkan kelimeler, sarraf terazisinden daha hassan teraziyle tartıldıktan sonra çıksın ağzınızdan.
İnceliğe, nezakete önem verin.
Yumuşak huylu, tatlı dilli, güler yüzlü, geniş, yanık ve yazık yürekli olun.
Her şeyden haberdar olun.
Kötü haberleri yaymayın, ilgilisine bildirin.
Büyük alim, büyük komutan, büyük sanatkar, büyük işadamı, büyük işçi olmaya çalışın.
Yani, yaptığı işin en iyisi olmaya çalışsın.
Vermeyene verin, gelmeyene gidin.
Müminin önüne hiçbir kâfiri geçirmeyin.
Göz ve gönlünüzde Allahı büyütün, düşmanlarını küçültün.
Kendinizi, ailenizi ve insanlık ailesini şirkten, kötülüklerden koruyun.
Gönlünüzü imanla, midenizi helak rızıkla doyurun.
Hesaba çekileceğinizi bilin. Ölmeden önce kendinizi hesaba çekin.
Zalimlere hesap sorun.
Düşmanın çokluğundan korkmayın.
Hasbunallah/Allah bize yeterlidir deyin ve yürüyün.
|
|
|