SÖZ, AZ, ÖZ VE GÜZEL OLSUN
07/08/2019/Çrşmb/Milligazete
98 yıl yaşında ölen Barbara Cartland, 723 kitap yazmış. Kitaplarının bir
çoğu 36 dile çevrilmiş. Bir milyarın üzerinde satış yapmış ve 1983 yılında
Guines rekorlar kitabına girmiş.
Filan zengin bu sene şu kadar milyar dolar kazanmış, dünyanın en güzel
yerlerinden filan yerlerde villaları varmış türünden haberleri duyduğumda
rakamların fazlalığı beni hayrete düşürür ama Ben de böyle bir şey
yapabilseydimdiye içimde herhangi bir kıpırtı olmaz.
Bu yaşıma geldim bana Barbara Cartlanddan güzel bir söz nakleden olmadı.
Hani Baki:
Avazeyi aleme Davud gibi
Sal
Baki kalan bu kubbede hoş bir
sadâ imiş
Bâkînin bu mısraını bilmeyenimiz çok az. Demek ki çok yazmak, çok
söylemek önemli değilmiş. Önemli olan faydalı, güzel, anlaşılır, ikna edici,
ufuk açıcı ve kalıcı söz söyleyebilmektir.
Koca Ragıb paşa:
Eğer maksud eserse mısra-i berceste kâfîdir
Acep hayretteyim ben seddi İskender hususunda
Yani: Eğer gaye, hedef, bir eser
meydana getirmekse mısra-ı berceste/ güzel bir mısra bile yeterli. Çünkü
İskenderin yaptığı o ünlü seddin
yerinde yeller eser diyor.
Sevgili peygamberimizin:
أَنَسٍ عَنِ النَّبِيِّ صلى الله عليه وسلم
قَالَ: لا يُؤْمِنُ أَحَدُكُمْ حَتّى يُحِبَّ َلأخيهِ
ما يُحِبُّ لِنَفْسِهِ
Sizden
biri, kendisi için arzu ettiğini, kardeşi için de arzu etmedikçe (gerçekten)
iman etmiş olmaz buyurmuş. (Buhari, Sahih, İman, Müslim, İman, Ahmet, Müsned,
3/176, 272, 278)
Bu hadisi gücünde, güzel, faydalı ve on dört asrı aşarak gelebilen
bir söz söylemek dünyalara değer.
Şairin birine evin ve evin
içindeki eşyaların hepsi yandı denildiğinde: Keşke beyitim (Şiirim) yanacağına
yalnız beytim (evim) yansaydı demiş.
Denizler kadar geniş ruh
dünyamızdan akan söz ırmağının
kaynağı Rahmanın rahmet
damlalarıyla beslenirse o sözler, gönüllerden gönüllere kelime şebekeleriyle sürekli akar.
Eğer söz ırmağına şeytani vesvese
karışacak olursa, zehir karışan ırmağın,
balıkları ve diğer canlıları öldürdüğü
gibi kirli söz kanalizasyonları da insanlığımızı öldürür ve hayvanlığın alt derekelerine düşürür.
Sözlerimizin özü gül yağı gibi olsun
ama kelimelerimiz de gül yaprağı
gibi güzel olsun.
Ülkeler arasındaki tel örgüler,
mayın tarlaları, Çin seddi gibi duvarlar gül kokusunun sınırı aşmasına engel olamadığı
gibi sözlerde sınır tanımazlar.
Veba mikrobu taşıyan rüzgârlar gibi
inkar, isyan, fuhuş, terör
taşıyan sözlerden uzak durmalı ve
onlara karşı Allahın kelamı ve Rasülünün hadisleriyle aşılanmalı.
Ciğer paremiz olan çocuklarımıza sahip çıktığımız gibi bizim kimliğimiz
olan sözlerimize de sahip çıkalım.
Zor zamanlarda sözüne sahip olmayanlar, çocuğunu cami önüne
bırakıverenler gibi olurlar.
Hatta her şey az, öz ve güzel olsun.