TÜSİAD VEYA MÜSİAD ÜYEL
İçinde 6688 kitap bulunan 14.8 Gblık Mektebetü Şamile programını indirip kullanmaya başlayınca, her istediğimi bir dakikada ekranda görünce bu güne kadar iki odamın duvarlarını süsleyen, bana geçmişin ve geleceğin bilgilerini sunan, Konuş deyince konuşan Sus deyince susan, bazen İmam Ebu Hanife üslubuyla konuşan, bazen imparator ağzıyla seslenen, bazen şiir kritiği yapan, bazen felsefeden dem vuran, sanatı, edebiyatı dillendiren kitaplarımı satmayı düşündüm.
Mektebetü Şamileyi hazırlatan değerli insan kimse bu güne kadar yazılmış en değerli tefsir, hadis, İslam tarihi, İslam edebiyatı, İslam sanatıyla ilgili 6688 kitabı bir programda toplamış.
Herkesin indirmesine ve başkalarına vermesine de izin verdiğini yazmış.
6688 kitap deyince Serahsinin otuz ciltlik fıkıh kitabı bir kitap olarak sayılıyor. Siz, dosyadaki kitapların cildini ona göre hesaplayınız.
Siyasetin emrinde hareket eden, başörtüsü açtırma görevini hakkıyla yerine getiren Üniversitelerimiz ile Kültür Bakanlığının yapacağı iş değil ama TÜSİAD veya MÜSİADdan bir zenginin veya birkaç zenginin bir araya gelerek bu güne kadar Osmanlıca ve Türkçe yayınlanmış bütün eserlerin telif haklarını ödeyerek bilgisayar ortamına taşıyıp parasız olarak herkesin indirebileceği hale getirmelerini teklif ediyorum.
Bu yapılsa bile kitaplarınızı satmayınız.
Hazreti Adem aleyhisselamla başlayan insanlık tarihi, bilginin kaydını ilk önce kalem ve satırlarla yaptı.
Rabbimiz Kalem süresinde Nûn, ve l-kalemi vema yesturun/kaleme ve yazdığı satırlara yemin olsun demiş.
Çamurdan tabletler, taşlar üzerine yazılar, deve kemiği üzerine yazılar, kağıdın icadı, plaklar, kasetler, video kasetleri, CD ler, DVD ler, flash diskler
.
Şu anda evinizde olan plakları dinleyecek aleti zor bulursunuz.
Video kasetlerde kalan hatıralarınızı seyredecek aleti de zor bulacaksınız.
Teknoloji bir saat içinde çok değişime uğruyor.
Eski bilgisayarımızla kayıt yaptığımız küçük disketleri zor değerlendirir hale geldik.
Ama yüzlerce yıl önce yazılan kitapları okumaya devem ediyoruz.
Dijital ortama yapılan kayıtların korunması sorunu var.
CD ler, flash diskler, hard diskler, bozulabileceği için önemli kurumlar veya şahıslar önemli belgelerini diske kaydederken kağıt üzerine çıktısını da alıyor ve kalemle satır dan ayrılmıyor.
Dijital ortamda fotoğraflarınızı saklayabilirsiniz ama hiçbir zaman fotoğraf albümü gibi olmayacaktır.
Bilgisayardaki bilgileri daha çabuk alabiliyorsunuz.
Google amca size en kısa yoldan istediğiniz bilgiyi sunuyor ama kitabın sunduğu gibi tat vermiyor.
Eşinizi soğuk aynada seyretmek mi istersiniz yoksa yanınızda olmasını mı istersiniz?
Bin yıllık kitabı Beyazıt kütüphanesinden alıp okuyabilirisiniz.
Elli yıllık plağı dinlemek için gramofonu olanı bulmak için çok kapı çalacaksınız.
Bilgilerinizi veya fotoğraflarınızı CD ye kaydetseniz, torununuza varmadan kendi çocuğunuz döneminde bile CD leri okuyacak aletler zor bulunacak.
Ama deftere yazdıklarınız, albüme aldıklarınız yıllar sonrasında da görülmeye ve okunmaya devam edecektir.
Onun için kitaplarınızı satmayınız.
Ama kültürümüze hizmet etmeyi isteyen zenginlerimiz, teknolojinin saniye farkıyla yarışa girdiği bu günlerde bilginin de bu yarışta öne alınması için bu hizmeti verirlerse çok hayırlı bir iş yapmış olurlar.
|
|
|
|
