ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    TEK DİŞİ KALMIŞ CANAVAR MEDENİYETİ


     TEK DİŞİ KALMIŞ CANAVAR MEDENİYETİ

    21/12/2018/Cuma/Milligazete

    Bir zamanlar Bosna’dan kalkan bir hacı adayı, atıyla, devesiyle, İstanbul, Eskişehir, Konya, Adana, Halep, Şam, Amman üzerinden Medine-i Münevvere’ye, oradan da Mekke-i Mükerreme’ye sağ salim varıyordu.

    Yakın zamanlarda, ben de 1985 yılında bir arkadaşımın arabasıyla, Bağdat üzerinden Hacca gitmiştim. Arabamız Maraş’ta arıza yaptı. Tamirci, parça parası aldı ve emek ücreti almadı.

    Yıl 2018. Medeniyet (o ne ise)in zirvesinde olan insanlık, yeryüzünde güvenlik kalmadığından hacca gökyüzünden gitmek zorunda kaldı.

    Üç ay süren kervanların yol boyunca konaklama yerlerinde müsafir olarak ağırlanır, hanlarda konaklanır, çeşitli yollardan gelenlerle dostluklar kurulurdu.

    Şimdi bu günlerde batı eğitimi almış siyasiler, beş yıldızlı otellerde, ülkeleri parçalayıp bölüşmek için konaklıyorlar.

    Konaklama yerlerinde hacıları karşılayıp uğurlayan köy ve kasaba halkı, sofralarını açıyor, aynı kaptan yemek, aynı kabaktan su içiyorlardı.

    Teknolojinin imkanlarını kötüye kullanan çağdaş eşkıyalar, Halep’te, Şam’da, Bağdat’ta yaşayan insanların kanına giriyorlar, sofralara gelecek yiyeceklerin tarlalarını kimyasal silahlarla talan ediyorlar.

    Yalan üzerine kurulan sistemleri, yalnız yurt dışına seri katil askerler göndermiyor.

    Kendi ülkesinde kendi halkının öldürdüğü insan sayısı, 194 ülkenin yarısından fazlasının bir yılda öldürdüğü insan sayısından fazladır.

    Bu ay yayınlanan haberlerde kendisini çevresine Samuel McDowell ismiyle tanıtan Samuel Little isimli bir tek Amerikalı katil, 90 tane Amerikalı adamı öldürdüğünü söylüyor.

    Savcı, kırk tanesinin doğrulandığını, geri kalanların araştırmasının yapılmaya devam edildiğini söylemiş.

    Onlara göre cahil değil bu adam, okumuş ve tıp doktoru olmuş İngiliz Dr. Shipman'ın, 30 yılda yaklaşık 300 hastasını öldürdüğü ortaya çıktı.

    27 yıllık meslek hayatında 250 kişiyi öldürdüğü ise raporla belgelenmiş.

    Yüz elli yıldır biz de onlardan geri kalmayalım diyerek ellerimizle İslam’ı arkaya attık ve gönül kapılarımızı, beyin pencerelerimizi, batının inkarcı eğitimine açtık ve bizim de seri katillerimiz, hırsızlarımız, teröristlerimiz, tecavüzcülerimiz, gaspçılarımız… olmaya başladı.

    Yılbaşı geliyor bazı aileler, evlerinin kapılarını, camlarını, dükkanlarını, capcanlı ışıklarla süsleyecekler, içkiler içecekler, danslar yapacaklar  ama bunları yapmadan önce evlerin kapılarını çelikten yaptırdılar, güvenli kameralarıyla evi gözetim altına aldılar, değerli eşyalarını ve paralarını koruyacak bir tonluk kasalar aldılar.

    Çünkü bu medeniyeti kuranlar, 25 milyon kızıl derilinin önce kanını sonra topraklarını alarak kurdular medeniyetlerini.

    Avrupalılar, İspanya’da Müslüman ve Yahudi katliamı yaptılar.

    En son olarak Almanya’da beş milyon Yahudi ve çingeneyi yaktılar.

    Bunların beş yılda ulaştığı rakama, 1400 yıllık zaman içinde Yemen’den Viyana’ya, Yeni Delhi’den Kafkasya’ya kadar varırken Müslümanlar ulaşamadılar.

    Bosna, İstanbul, Şam, Mekke arasındaki kervan yollarından gökyüzüne bir zamanlar, “Allahü Ekber, Lebbeyk Allahümme Lebbeyk” sesleri yükselirken bu çağda gökyüzünden yeryüzüne savaş gemilerinden ve de savaş uçaklarından atılan füze sesleri iniyor, çocuk, kadın, yaşlı, fakir, zengin, asker sivil ayırımı yapmadan öldürüyor, eceli gelmeyenleri de süründürüyor.

    Çıkış yolu, her Müslüman, her gün Kur’an’dan,  sünnetten ve fıkıh kitaplarından bir şeyler öğrenecek, öğrendiğini amele/eyleme dönüştürecek, o öğrendiğini aileden başlamak üzere en az üç kişiye öğretecek.

                      

     

     

     

     

     

     


    TEK DİŞİ KALMIŞ CANAVAR MEDENİYETİ


    TEK DİŞİ KALMIŞ CANAVAR MEDENİYETİ

    21/12/2018/Cuma/Milligazete

    Bir zamanlar Bosna’dan kalkan bir hacı adayı, atıyla, devesiyle, İstanbul, Eskişehir, Konya, Adana, Halep, Şam, Amman üzerinden Medine-i Münevvere’ye, oradan da Mekke-i Mükerreme’ye sağ salim varıyordu.

    Yakın zamanlarda, ben de 1985 yılında bir arkadaşımın arabasıyla, Bağdat üzerinden Hacca gitmiştim. Arabamız Maraş’ta arıza yaptı. Tamirci, parça parası aldı ve emek ücreti almadı.

    Yıl 2018. Medeniyet (o ne ise)in zirvesinde olan insanlık, yeryüzünde güvenlik kalmadığından hacca gökyüzünden gitmek zorunda kaldı.

    Üç ay süren kervanların yol boyunca konaklama yerlerinde müsafir olarak ağırlanır, hanlarda konaklanır, çeşitli yollardan gelenlerle dostluklar kurulurdu.

    Şimdi bu günlerde batı eğitimi almış siyasiler, beş yıldızlı otellerde, ülkeleri parçalayıp bölüşmek için konaklıyorlar.

    Konaklama yerlerinde hacıları karşılayıp uğurlayan köy ve kasaba halkı, sofralarını açıyor, aynı kaptan yemek, aynı kabaktan su içiyorlardı.

    Teknolojinin imkanlarını kötüye kullanan çağdaş eşkıyalar, Halep’te, Şam’da, Bağdat’ta yaşayan insanların kanına giriyorlar, sofralara gelecek yiyeceklerin tarlalarını kimyasal silahlarla talan ediyorlar.

    Yalan üzerine kurulan sistemleri, yalnız yurt dışına seri katil askerler göndermiyor.

    Kendi ülkesinde kendi halkının öldürdüğü insan sayısı, 194 ülkenin yarısından fazlasının bir yılda öldürdüğü insan sayısından fazladır.

    Bu ay yayınlanan haberlerde kendisini çevresine Samuel McDowell ismiyle tanıtan Samuel Little isimli bir tek Amerikalı katil, 90 tane Amerikalı adamı öldürdüğünü söylüyor.

    Savcı, kırk tanesinin doğrulandığını, geri kalanların araştırmasının yapılmaya devam edildiğini söylemiş.

    Onlara göre cahil değil bu adam, okumuş ve tıp doktoru olmuş İngiliz Dr. Shipman'ın, 30 yılda yaklaşık 300 hastasını öldürdüğü ortaya çıktı.

    27 yıllık meslek hayatında 250 kişiyi öldürdüğü ise raporla belgelenmiş.

    Yüz elli yıldır biz de onlardan geri kalmayalım diyerek ellerimizle İslam’ı arkaya attık ve gönül kapılarımızı, beyin pencerelerimizi, batının inkarcı eğitimine açtık ve bizim de seri katillerimiz, hırsızlarımız, teröristlerimiz, tecavüzcülerimiz, gaspçılarımız… olmaya başladı.

    Yılbaşı geliyor bazı aileler, evlerinin kapılarını, camlarını, dükkanlarını, capcanlı ışıklarla süsleyecekler, içkiler içecekler, danslar yapacaklar  ama bunları yapmadan önce evlerin kapılarını çelikten yaptırdılar, güvenli kameralarıyla evi gözetim altına aldılar, değerli eşyalarını ve paralarını koruyacak bir tonluk kasalar aldılar.

    Çünkü bu medeniyeti kuranlar, 25 milyon kızıl derilinin önce kanını sonra topraklarını alarak kurdular medeniyetlerini.

    Avrupalılar, İspanya’da Müslüman ve Yahudi katliamı yaptılar.

    En son olarak Almanya’da beş milyon Yahudi ve çingeneyi yaktılar.

    Bunların beş yılda ulaştığı rakama, 1400 yıllık zaman içinde Yemen’den Viyana’ya, Yeni Delhi’den Kafkasya’ya kadar varırken Müslümanlar ulaşamadılar.

    Bosna, İstanbul, Şam, Mekke arasındaki kervan yollarından gökyüzüne bir zamanlar, “Allahü Ekber, Lebbeyk Allahümme Lebbeyk” sesleri yükselirken bu çağda gökyüzünden yeryüzüne savaş gemilerinden ve de savaş uçaklarından atılan füze sesleri iniyor, çocuk, kadın, yaşlı, fakir, zengin, asker sivil ayırımı yapmadan öldürüyor, eceli gelmeyenleri de süründürüyor.

    Çıkış yolu, her Müslüman, her gün Kur’an’dan,  sünnetten ve fıkıh kitaplarından bir şeyler öğrenecek, öğrendiğini amele/eyleme dönüştürecek, o öğrendiğini aileden başlamak üzere en az üç kişiye öğretecek.