ANA SAYFA



KİTAPLARIM


    TEMİZ BİR AD, HELAL BİR SERVET



    Konya’nın filozof Tayyib ağası vardır. Günlük konuşmalarını kaydetmek üzere Akbaba dergisi bir muhabir gönderir ve Tayyib ağanın dükkanında oturur, müşterilerle geçen konuşmaları kaydeder ve dergide yayınlanır.

    Konya’da bir dernek, Tayyib ağanın fıkralarını bir kitapta toplamış.

    Tayyib ağaya sormuşlar: “Filan, şeytana pabucu ters giydiren biriydi. Neden onun oğlu salak oldu?

    Tayyib ağa: “Babası ham erik yemişti, oğlunun aklı kamaştı” demiş.

    Torununuzun rahat etmesi için servet, şöhret yetmez.

    Servet ile şöhret, çocuklarınızın boynuna bağladığınız ayrılmaz bir belaya da döşebilir.

    Onun için servetinizde, bir başkasının haksız yere akıtılmış alın yeri, gözyaşı ve kan damlası olmamalı.

    Şöhretini de başkasının şahsiyetinin ufalanması, ezilmesi, yerle bir edilmesi, harç haline getirip fil dişi kulenize malzeme olarak kullanılmaması gerekir.

    Yoksa evladınızın, halkınızın, milletinizin yolu kesilir, asılır, perişan edilir.

    Amerika’nın kendi vatandaşlarını korumak için seyahat etmeleri halinde sakıncalı saydığı ülkeler neredeyse dünyanın yarısını kuşatıyor.

    Antikacılar ile pahalı ipek hali ticareti yapanlara sorarsanız onlar işlerin iyi gitmediğini ve en büyük alıcısı Amerikalıların 11 Eylül olayından beri gelmediğini bir kısım iş adamlarının iş değiştirdiğini size söyleyiverir.

    Babaların yaptığını çocuklar neden çeksin? Denebilir.

    Doğrudur. Kur’an-i Kerim’de de Rabbimiz:

    مَنِ اهْتَدَى فَإِنَّمَا يَهْتَدِي لِنَفْسِهِ وَمَنْ ضَلَّ فَإِنَّمَا يَضِلُّ عَلَيْهَا وَلَا تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ أُخْرَى وَمَا كُنَّا مُعَذِّبِينَ حَتَّى نَبْعَثَ رَسُولًا

    “Kim doğru yolu bulursa, kendisi için bulmuş olur. Kim de sa­pıtırsa kendi za­rarına sapıtmış olur. Günah yükü taşıyan hiçbir kimse başkasının günah yükünü taşımaz. Biz, bir peygamber gönderme­dikçe (hiçbir kim­seye) azab etmeyiz.” (İsra süresi ayet 15) buyur.

    Ancak, çocuk babasının kötü yolundan gitmemesi gerekir.

    Ataları 25 milyonluk Kızılderilileri yok etmişlerse, torunları aynı şeyi devam ettiriyorlarsa ve atalarına rahmet okutuyorlarsa çekecekleri var demektir.

    1830 yılından 1960 yılına kadar kaç milyon Cezayirli can verdi Fransız silahlarının önünde kimse bilmez ama Paris’in göbeğinde dünyaya gelen, hep aşağılanan, Paris’in pahalı semtlerine geçemeyecek şekilde para kazanmasına izin verilen çocuklar, Fransız subayların Cezayir hatıralarından öğreniyorlar yapılan işkenceleri, öldürmeleri katliamları.

    Bu çocuklar ne yapsın?

    Bir romanda batılı biri, çare olarak İsrail’de Filistinli Müslümanın evini işgal eden, Limon ağacının gölgesinde keyif çatan Yahudi’nin kızının bir gün evin Müslüman sahibinin oğlunun çıkageldiğinde o limon ağacının gölgesinde oyunlar oynadığını öğrenen Yahudi kız, “ama benim de suçum yok, ben bu evde doğdum” demesi ne kadar onu haklı eder?

    Romanda Yahudi kız ile Müslüman delikanlı o evi kreş yaparlar.

    Orasını kreş yapmak doğru mu?

    Kreş yapılacak başka yer mi yok?

    Mal önce sahibine iade edilir.

    Sonra sahibi neye karar verirse o olur.

    Çocuklar, babaları gibi öldürmeyi, bırakırlarsa,

    Babalarının çaldıklarını geri verirlerse,

    Bir daha çalmamaya, öldürmemeye karar verirlerse kendi çocuklarını ve torunlarını güvence altına almış olurlar.